Halka açık Mega Polietilen’in konkordato ilan etmesi sonrasında konkordato telaşı borsaya da sıçradı. Peki, yüksek faiz ortamında en riskli sektörler hangileri, yatırımcılar nelere dikkat etmeli? İşte detaylar..
Yüksek faiz ortamının yol açtığı maliyetlerdeki artış ve finansmana erişimde yaşanan zorluklar, konkordato başvurularını son yılların en yüksek seviyesine çıkardı.
Konkordato Takip sitesinin verilerine göre geçen yıl toplam bin 516 konkordato talebi olurken 2024’ün ilk 7 ayında bu rakam bin 554'e çıktı.
Mahkemelerin yılın yedi ayında iflas kararı verdiği dosya sayısı 55 olurken, geçen yılın tamamında bu sayı 65 olmuştu.
Kaynak: Konkordatotakip
En riskli sektör inşaat
En riskli sektörler listesinde ise ilk sırayı 398 firma ile inşaat sektörü aldı. İkinci sırada tekstil bulunurken, üçüncü sırada ise akaryakıt sektörü yer aldı.
En çok konkordato alan illerin başında ise İstanbul geldi. İstanbul’u Ankara izlerken üçüncü sırada ise Bursa yer aldı.
Mega Polietilen konkordato ilan etmişti
Son zamanlarda gündemde olan konkordato talepleri borsada da etkisini gösterdi. Borsada işlem gören Mega Polietilen üç ay süre ile konkordato ilan etti ve şirket payları işleme kapatıldı.
1,28 milyar lira piyasa değerine sahip şirketin başvurusunun ise şirketin mal varlığını korumak ve hacizler nedeniyle üretim faaliyetinin aksamaması amacıyla yapıldığı duyuruldu.
Fon yöneticileri MEGAP paylarından uzak durmuş
Halka açık şirketin konkordato ilan etmesi piyasaları tedirgin ederken, MEGAP hissesinde mayıs ayında zirve yapan yatırımcı ilgisinin, profesyonel portföy yöneticilerinde olmadığı görüldü.
Buna göre TEFAS'ta işlem gören fonlara bakıldığında temmuz sonu itibarıyla hiçbir yatırım fonunda Mega Polietilen hissesi yer almadı.
Bu sebeple uzmanlar da yatırımcıların spekülatif hareketlerden uzak durması gerektiğini belirterek, yatırım yapmadan önce profesyonel bir portföy yöneticisinden destek alınması gerekliliğine vurgu yaptı.
Sektör temsilcileri uyarmıştı
Öte yandan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, 2018 ve 2019 yıllarını hatırlatarak konkordatonun istismar edilmesi yoluyla birtakım acı tecrübelerin yaşandığına dikkat çekerek, bu konunun hukuki olarak daha farklı ele alınması için son bir yıldır gerek TOBB bünyesinde gerek İSO olarak Adalet Bakanlığı ile görüşmeler yaptıklarını söylemişti.
Önerilerinin konkordato müessesinin reel sektör alacaklarını kapsamaması yönünde olduğuna işaret eden Bahçıvan, “Sadece kamu alacakları ve finansal alacaklar için geçerli olmalı. Bu teklifimizi 1 yıldır dile getiriyoruz. Zira çok rahat konkordato kararı verilebiliyor. Bir firma kendine konkordato ile can simidi takarken yüzlerce firma suyun altında kalabiliyor. Her firmanın da konkordato başvurusu yapması mümkün olmadığı için burada adalet ve vicdan duygunuzu etkileyen örnekler görülebiliyor. Bir firma yaşatılacaksa, karşısındaki muhatapları da yaşatılarak bu yapılmalı” ifadelerini kullanmıştı.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe ise ihracatın yüksek maliyet ile düşük kur kıskacında sıkıştığını belirterek, konkordato sayısının yıl sonunda geçen yılın iki katına çıkabileceği uyarısında bulunmuştu.