Taylan YILDIRIM/İZMİR, (DHA) - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, İzmir'de, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nı (EBSO) ziyaret etti. Bakan Özlü, burada katıldığı Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Ege Bölge Toplantısı'nda, "İzmir, sadece ülkemizin değil; dünyanın önde gelen marka kentlerinden biri olmayı başarmıştır" dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü'nün, çeşitli etkinlikler için geldiği İzmir'deki ilk adresi, EBSO oldu. Özlü, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile birlikte OSBÜK Ege Bölge Toplantısı'na katıldı. Törende konuşan OSBÜK Başkanı Memiş Kütükçü, kuruluşun 325 organize sanayi bölgesini temsil ettiğini belirterek, ekonominin ve üretimin güvenliğinin kalıcı istikrardan geçtiğini; OSBÜK'ün, 325 organize sanayi bölgesi, 52 bine yakın fabrikası, 1 milyon 750 bine dayanan istihdamıyla Türkiye'nin 'üreten gücü' olduğunu kaydetti. Kütükçü, OSB'lerin önceliğinin her zaman üretim, istihdam ve ihracat olduğuna dikkat çekerek, Bakan Özlü'ye taleplerini de şöyle sundu:
"1 Nisan'da yürürlüğe girecek bu tebliğe göre, yıllık 50 milyon KWh'ın üzerinde elektrik tüketenler, yüksek tüketici grubunda yer alıyor. OSB'lerimiz de genellikle yüksek tüketici grubunda yer alacağından, bölge sanayicilerimiz elektrik enerjisi maliyetinde çok ciddi bir artış yaşayacak. Biz bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmesini, elektrikte daha önce uygulanan ulusal tarife uygulamasına devam edilmesi talep ediyoruz. YEKDEM maliyetleri de sanayicinin taşıyamayacağı bir yük haline geldi. Artık YEKDEM'in tabana yayılmasını talep ediyoruz. Yine doğalgaz konusunda da ikili bir tarife söz konusu. Yıllık 300 bin metreküpün üzerinde tüketiciler, yüksek tüketici kategorisinde değerlendiriliyor. Biz hem elektrikte hem de doğalgazda bu ikili tarife uygulamasını doğru bulmuyoruz. Üretim Reform Paketi ile OSB'lerin üzerindeki TRT payı, Emlak Vergisi gibi 1 milyar liralık yükü kaldırdınız, OSB'lerimizin yatırım avantajlarını artırdınız. Ancak son zamanlarda enerjide artan maliyetler, OSB'lerimizin yatırım avantajlarını aşağıya çekmeye doğru hızla ilerliyor."
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu da OSB'lerin tarım arazilerine yapılmaması gerektiğini, bugün olmasa bile gelecekte buna çok ihtiyaç olacağını vurguladı.
ÖZLÜ: İZMİR, STRATEJİK BİR ŞEHİR
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü ise OSB yöneticileri, girişimciler ve iş adamlarının toplumsal misyona hizmet ettiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Vergi veriyorsunuz, risk alıyorsunuz, rekabet ediyorsunuz, istihdam ve katma değer oluşturuyorsunuz. Üretimin temeli olan insan kaynağının birinci basamağında yer alıyorsunuz. Dolayısıyla gözetilmesi gereken, çok değerli bir toplumsal misyonu yerine getiriyorsunuz. Türkiye'nin sanayileşmesi, kalkınması, büyümesi, her anlamda dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olması yolunda sizlerin katkılarına inanıyoruz, sizlere güveniyoruz. İzmir bizim için Türk ekonomisi ve sanayisi için son derece önemli, son derece stratejik bir şehirdir. Şehirlerin büyüklüğü, katma değerle, üretilen hizmetle ve ülke kalkınmasına sunduğu artılarla ölçülür. Memnuniyetle belirtmek isterim ki, İzmir büyüyen, gelişen, sanayileşen Türkiye'nin sembol şehirlerinden biri olmuştur. İzmir'in bu yönü hepimiz için, tüm Türkiye için bir gurur kaynağıdır. İzmir, sadece ülkemizin değil, dünyanın önde gelen 'marka kentlerinden' biri olmayı başarmıştır."
'İZMİR'İ SINIRLAMAK HAKSIZLIK OLUR'
İzmir'i belli sektörlerle sınırlamanın haksızlık olacağını vurgulayan Özlü; sanayi, ticaret, eğitim, sanat, enerji, sağlık, tarım, madencilik gibi birçok alanda geniş potansiyeli olan kentin bu yönlerinin fırsata dönüştürülmesi gerektiğini belirtti. 2002 yılında, 2 bin 973 olan İzmir'in ihracatçı sayısının, bugün 5 bine yaklaştığına, kentte 13 OSB, 2 serbest bölge, 3 teknoloji geliştirme bölgesi ve ticaret limanı bulunduğuna dikkat çeken Özlü, İzmir'in, ülkedeki toplam sanayi üretiminin yüzde 10'unu karşıladığını anlattı. Bakanlığın sicil verdiği 312 OSB'den, 49'unun Ege Bölgesi'nde yer aldığını kaydeden Özlü, "Ege Bölgesi'nde yer alan OSB'lerde, üretime geçen 3 bin 217 sanayi parselinde yaklaşık 210 bin kişi istihdam edilmekte. Tüm parsellerde üretime geçilmesiyle bu rakamın yaklaşık 300 bin kişiye ulaşacağı öngörülmekte. Bakanlığımızca bugüne kadar Ege Bölgesi'nde tamamlanarak, sanayicilerimizin hizmetine sunulan OSB projelerine, 2018 yılı fiyatları ile yaklaşık 580 milyon TL kredi desteği verilmiş. Bakanlığımız yatırım programında, Ege Bölgesi'nde devam eden 14 OSB projesi yer almakta. Bu projelere yönelik istikrarlı devlet desteğinin sağlanmasına devam edilecek" dedi.
'ESKİ ALIŞKANLIKLARLA BİR YERE VARAMAYIZ'
'Bilgi yoğun, teknoloji yoğun üretim çağı'nda olunduğunu vurgulayan Bakan Özlü; eski alışkanlıklarla bir yere varılamayacağını, yoğun rekabet ortamında yüksek teknolojinin kullanıldığı yatırımlara ağırlık veren, sosyal ve kurumsal iş birliğini tesis eden girişimlerin öne çıktığını belirterek, şöyle devam etti:
"Bizim bütün gayretimiz, bilim ve teknoloji odaklı bir sanayi anlayışıyla ilerlemek, mesafe almaktır. Bilim, teknoloji ve sanayide, bir sıçrama yaparak, büyük ve güçlü Türkiye hedefine doğru ilerlemeye devam edeceğiz. Bu ilerlemede en büyük dayanak noktamız ise, akıl ve bilim olacaktır. Bölgesel bir güç ve küresel bir oyuncu olma iddiasındayız. Bu iddiamızı, bilim ve teknolojiyle destekleyeceğiz. 16 yılda bilim ve teknoloji alanında, çok önemli bir yol kat ettik. 1962 - 2002 yılları arasında yıllık ortalama 2 OSB projesi biterken, 2003 - 2017 arasında yıllık ortalama 8 adet OSB projesi bitirilmiştir. ARGE merkezi sayısını 16'dan 800'e çıkardık. Tasarım merkezi sayısını 7'den 157'ye yükselttik. 2010 yılında ARGE ve tasarım merkezlerinde 10 bin kişi çalışırken, bugün bu merkezlerde 45 bin kişi istihdam ediliyor. Yine ARGE ve tasarım merkezlerinde, 27 bine yakın tamamlanan veya devam eden proje bulunuyor. 2002 yılında, sadece 5 teknoloji geliştirme bölgesi var iken bugün 56'sı faal, 15'i yapım aşamasında toplam 71 bölgeye ulaşmış bulunuyoruz. Tekno- kentlerimizde 5 bine yakın firma faaliyet göstermekte ve Türkiye için teknoloji üretmekte."
'TÜRKİYE, ARTIK YERLİ VE MİLLİ ÜRETİME HAZIR'
Türkiye'nin marka başvurularında Avrupa şampiyonu olduğunu dile getiren Bakan Özlü, 2017 yılında 106 bini yerli, 15 bini yabancı olmak üzere toplam 121 bin marka başvurusu yapıldığını, tasarım başvurusu sayısının 47 bine ulaştığını, burada ülkenin durumunun Avrupa'da 3'üncü, dünyada 5'inci sırada olduğunu anlattı. Özlü, Türk sanayisinin dinamosunun bilim ve teknoloji olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:
"Türk sanayisi artık Ar-Ge'den, inovasyondan ve tasarımdan beslenmektedir. 2016 yılındaki yavaşlamanın ardından, 2017 yılında hızlı bir toparlanmayı ve büyümeyi gerçekleştirdik. 2017 yılındaki bu hızlı toparlanma ve büyüme, Türk ekonomisinin dayanıklılığını ve esnekliğini göstermiştir. 2018 yılında, küresel katma değerden aldığımız payı artıracağız. Tek haneli enflasyon, tek haneli işsizlik, çift haneli büyüme hedefine mutlaka ulaşacağız. Bizi bu hedeflere ulaştıracak ve büyümenin kapılarını açacak anahtar üretimdir. Ülkemizin reform ajandasının ve 2023 hedeflerimizin baş aktörü yine sanayi olacaktır. 2018 yılında, reform ajandamıza yeni bir vizyon daha ekliyoruz. Bu vizyon, yerli ve milli üretimdir. Geçmiş yıllarda gücümüzü toparladık, yatırımlarımızı yaptık, dünyayı analiz ettik ve geleceğe hazırlandık. Türkiye artık, geleceği kucaklamaya hazır bir ülkedir. Türkiye artık, yerli ve milli üretime hazır bir ülkedir."
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, Başkan Kocaoğlu'nun tarım arazilerine OSB yapılmaması konusundaki uyarısı üzerine, "Tarımda birinci sınıf tarım arazilerine OSB yapılmasına karşıyız. Buna izin vermeyeceğiz. Tarımda kullanmasını arzu ediyoruz. Çevre konusunda da hassasız çevreyi de teknolojiyle koruyacağız" dedi.