Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı: 2025 yılı "Aile Yılı" ilan edildi

Okuma Süresi: 6 Dakika
Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı: 2025 yılı
Doviz.com
06.01.2025 19:02

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine toplantısının ardından 2025 yılını "Aile Yılı" ilan ettiklerini duyurdu.

Yılın ilk Kabine toplantısı Beştepe'de yapıldı. 3 saat süren toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan kameraların karşısına geçti.

Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Erdoğan, aile yapısının korunması için kapsamlı çalışmalar gerçekleştirileceğini belirterek, 2025 yılını "Aile Yılı" ilan ettiklerini duyurdu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle oldu:

"Sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Şu an televizyonda ekranları başında, sosyal medya mecralarında ve radyo kanallarında bizleri takip eden vatandaşlarıma da selamlarımı iletiyorum.

Gönül ve kültür coğrafyamızın farklı köşelerinde hayat, haysiyet ve hakikat mücadelesi veren tüm kardeşlerimi aynı şekilde hasretle kucaklıyorum. Yüce Mevla'dan kendilerine kolaylıklar temenni ediyorum. Bölgesel gelişmeler bağlamında sancılı ve sarsıntılı bir yılı geride bıraktık. Yeni beklentiler ve büyük umutlarla 2025 yılına merhaba dedik. Yeni miladi yılın ülkemizdeki, bölgemizdeki ve dünyadaki tüm insanlar için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.

"İsrail'e yönelik uluslararası baskı artırılmalı"

Son asrın en barbar soykırımlarından birini yaşayan Gazzeli kardeşlerimiz için 2025 senesinin ateşkese, barışa, huzura vesile olmasını diliyorum. Türkiye olarak ilk günden beri Filistin'de kanın ve katliamın durması için tüm yolları deniyoruz. Gazze halkının çektiği sıkıntıları hafifletebilmek adına Kızılay'ı, AFAD'ı, sivil toplumu ve hayırseverleriyle tam bir seferberlik ruhuyla çalışıyoruz. Uluslararası toplumun İsrail hükümeti üzerindeki baskıyı artırması için de diplomatik temaslarımızı yoğunlaştırdık. Gazze'de barış umutlarını tekrar yeşertecek bir kapının aralanması için ne gerekiyorsa yapıyoruz.

"Türk ürünlerinin tanınmadığı, satılmadığı, girmediği hiçbir ülke bırakmayacağız"

Bölgemizde ve dünyadan yükselen tüm krizlere ve olumsuzluklara rağmen 2024 yılı mal ihracatımız 2023 yılına göre %2,5 oranında artışla 262 milyar dolara çıktı. Bir diğer önemli veri olan ihracatın ithalatı karşılama oranı ise 5,5 puan artarak %76,1'e ulaştı. 2002 yılında bu oran yalnızca %50 seviyesindeydi. Bir başka çarpıcı oran şudur, oran yüksek teknoloji ürünlerin ihracatı 92,4 milyar dolara yükselmiştir.

Hizmet ihracatında 110 milyar dolarlık hedefimizi zaten yakalamıştık. Şimdi bununla yetinmiyoruz. Gelecek sene için çıtayı biraz daha yukarı çekiyoruz. 2025 yılında mal ve hizmet ihracatı hedefimizi 390 milyar dolar olarak belirledik. İnşallah bunun da üzerinde bir ihracat rakamıyla yılı kapatacağız. İhracatçılarımız da el ele, omuz omuza vereceğiz ve Türk ürünlerinin tanınmadığı, satılmadığı, girmediği hiçbir ülke bırakmayacağız. Ülkemize her sene yeni rekorlar yaşatan tüm ihracatçılarımızı bugün bir kez daha tebrik ediyorum. Kendilerinden daha fazla çaba beklediğimi burada da vurgulamak istiyorum.

"Dezenflasyonu gıda, konut ve enerji gibi birçok alanda arz yönlü tedbirlerle destekleyeceğiz"

İhracat tarafında bu başarı hikayelerini yazarken, enflasyon ve istihdamda da hamdolsun çok iyi bir noktadayız. TÜİK tarafından açıklanan son enflasyon verileri, enflasyonla mücadelede doğru yolda olduğumuzu tekrar teyit ediyor. Uyguladığımız politikalar sayesinde, enflasyon aralıkta aylık bazda %1,03 olurken, yıllık bazda %44,38'e gerilemiştir. Senelik enflasyon 2023 sonuna kıyasla 20 puan, 2024 Mayıs ayındaki zirve seviyesine göre ise 31 puan düşmüştür. Enflasyonda düşüş trendi inşallah daha da hızlanacak. Bununla ilgili çok kapsamlı bir yol haritası oluşturduk. Buna göre para politikasının enflasyona gecikmeli etkisi zamanla daha net görülecek. İkincisi, maliye politikası kanalı enflasyonla mücadeleye çok güçlü destek verecek. Üçüncüsü, bütçe imkanları elverdikçe yönetilen ve yönlendirilen fiyatları enflasyon hedefiyle uyumlu olarak belirleyeceğiz. En son akaryakıt ÖTV'sinde bunu yaptık. Dördüncüsü, dezenflasyonu sadece talep yönlü politikalarla değil; gıda, konut ve enerji gibi birçok alanda arz yönlü tedbirlerle de destekleyeceğiz.

"Fırsatçılara göz açtırmayacağız"

Hayat pahalılığıyla ilgili milletimizin şikayet konularının en başında konut fiyatları ve kiralar geliyor. Bunda özellikle 6 Şubat depremleriyle beraber ortaya çıkan ilave konut talebinin şüphesiz etkisi var. Ancak belli başlı alanlarda sadece dönemsel etkilerle açıklanamayacak bir fırsatçılığın ve aşırı kar hırsının olduğunu da müşahede ediyoruz. 2024 yılı içinde döviz kuru gibi mazeret olarak öne sürülen unsurlar stabil kaldığı halde bazı sektörlerde fahiş fiyatlamalar maalesef devam etti. Şöyle bir tabloya şahit oluyorsunuz. Enerji, yakıt, döviz kuru işçilik maliyetlerinde oluşan farkla satılan ürünün veya sunulan hizmetin fiyatı arasındaki bağ kopma noktasına gelmiş. İşçilik maliyetinde yaşanan artışla ürüne yansıyan fiyat farkı arasında da aynı şekilde kimi zaman uçurum oluşuyor. Mesela asgari ücretteki artış sebebiyle maliyet belki 2-3 birim artarken bu artış bahane edilerek fiyatlara 5-10 birim zam yapılabiliyor. Bu fiyatlama davranışının ekonomik sebeplerden ziyade açgözlülükten, tamahkarlıktan ve vicdansızlıktan kaynaklandığı aşikardır. Tabii ki işini düzgün yapan, helalinden kazanan, dürüst, ahlaklı, vicdanlı işletmelerimiz çoğunluktadır ve bunlar sözlerimizin muhatabı değildir.

"Fahiş fiyatları boykot edin"

Fırsatçılıkla mücadelede devlet elbette gerekeni yapmakta mükelleftir. Geçen yılki denetimlerde fahiş fiyat uygulayan 224 bin firmaya yaklaşık 5 milyar liralık idari para cezası kesilmiştir. Denetimlerde 1555 gerçek ve tüzel kişiye toplam 366 milyon lira ceza uygulanmıştır. Vatandaşlarımızın sağlıklı ve güvenilir gıdaya erişimi için de yoğun çaba harcıyoruz. 2024 yılında 1,3 milyon denetim yaptık. 1,4 milyar lira para cezası tatbik ettik. Sattığı ürünlere hile hurda karıştıranlara, milletin cebine el atanlara asla tolerans göstermiyoruz. Bu denetimlerimiz 2025 senesinde daha da artacak.Serbest piyasa ilkeleri çerçevesinde 85 milyonun hakkını hukukunu en üst düzeyde koruyacağız. Serbest piyasa kuralsızlık demek değildir. Denetimlerimizin amacı serbest piyasaya müdahale değil işleyişinin daha sağlıklı ilerlemesini temin etmektir.

Hayat pahalılığıyla mücadeleye vatandaşlarımızın da katkı vermesi gerekiyor. Bunun da yolu fahiş fiyat satanları boykot etmekten geçiyor. Vatandaşlar olarak fırsatçılık yapanlara karşı en büyük kozumuz satın almama özgürlüğümüzü kullanmaktadır. Bu konuda devlet millet el ele vererek çok daha etkin sonuçlar alabiliriz. Enflasyonla mücadelede son 1,5 senede önemli yol katettik. Enflasyon düştükçe 85 milyonun tamamının alım gücü artacaktır. 2025 yılında hedefimiz bu meseleyi büyük ölçüde çözüme kavuşturmaktır.

"2025 yılında deprem bölgesi en önemli gündemimiz olmayı sürdürecektir"

Asrın felaketinin ardından bölgede asrın inşa seferberliğini başlattık. Bu amaçla günümüz fiyatlarıyla toplam 2,6 trilyon lira harcadık. Yani bugünkü kurla 75 milyar dolar tutarında harcama yaptık. 155 bininci yuvamızın anahtarlarını Kahramanmaraş'ımızda hep birlikte afetzede kardeşlerimize teslim etmiştik.

İnşallah 201 bininci yeni yuva ve işyerimizin anahtarlarını da yakında hak sahibi kardeşlerimize teslim edeceğiz. 2025 yılında deprem bölgesi en önemli gündemimiz olmayı sürdürecektir. 2025 yılında 453 bin yuva ve iş yerimizi afetzede kardeşlerimize teslim edeceğiz. İşyerini açmayan hiçbir depremzede kardeşimiz kalmayacak. 584 milyar lira bütçeden kaynak ayırdık. 'Erdoğan bu enkazın altında kalır' diyen siyasetçileri 2025 yılında da mahcup edeceğiz.

"2025 yılını 'Aile Yılı' ilan ettik"

Kabine toplantımızda Aile, Ticaret ve Ulaştırma bakanlarımızın sunumlarını dinledik. Güçlü toplum ancak güçlü ailelerle mümkündür. Ancak bu konuda ciddi meydan okumalarla karşı karşıyayız. Küresel şer odaklarının teşvik ettiği cinsiyetsizleştirme politikaları herkesin malumudur. LGBT meselesi bugün ailenin varlığına yönelik en ciddi tehditlerin başında gelmektedir. 2023 yılında ülkemizdeki doğurganlık hızı 1,51 seviyesine gerilemiştir. Açıkça ifade etmek gerekirse bu durum alarm vericidir. Türkiye açısından varoluşsal bir tehdittir. Her fırsatta yaptığımız en az 3 çocuk çağrısının ne kadar önemli olduğunu böylece tekrar görmüş oluyoruz. Toplumun tüm kesimlerinde bir farkındalık oluşturmak amacıyla 2025 senesini aile yılı ilan etmeyi kararlaştırdık. Yıl boyunca Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız koordinasyonunda aile yapımızın korunması, güçlendirilmesi ve gelecek nesillere sağlam bir miras olarak aktarılması için kapsamlı çalışmalar yürüteceğiz.

"5G'de ilk sinyali 2026 yılında almayı planlıyoruz"

Ulaştırma hükümetimizin en başarılı olduğu alanlardan biridir. Şimdi internet ve dijital altyapımızı güçlendirecek yeni bir adım atıyoruz. Uçtan uca yerli ve milli 5G haberleşme şebekesi projemiz kapsamında 5G ihalemizi 2025 senesi içinde yapacağız. 2026 yılında da ilk sinyalimizi almaya hedefliyoruz.

"Her bir vatandaşımızın enerjiyi tasarruflu kullanmalarını istirham ediyorum"

Son olarak 6-10 Ocak arası ülkemizde enerji verimliliği haftası olarak kutlanıyor. Bu hafta vesilesiyle her bir vatandaşımızdan enerjiyi daha tasarruflu ve verimli kullanmalarını istirham ediyorum." 

REKLAMI KAPAT X