Kiracıların ev sahiplerine kiralarını zamanında ödemekle yükümlü olduğu gibi kiralananın satışı durumunda gösterilmesine katlanma zorunluluğu da bulunuyor. Ancak kanunda zorunluluğun muğlak tanımı sebebiyle ev sahipleri “ev göstermeme” davaları sebebiyle 3 yıla kadar bekleyebiliyor.
Kiracının “kira ödemek” gibi temel yükümlülükleri arasında yer alan “kiralananın gösterilmesine katlanma” bir süredir kira tespiti ve tahliye gibi dava konusu haline geldi.
Kanunda yükümlülüğün muğlak tanımı nedeniyle ise “ev göstermeme” davaları 3 yıla kadar uzayabiliyor.
Böylelikle azalan arz ve yükselen kiralar nedeniyle tahliye ve kira tespit davaları hızla artarken, bunlara şimdi de “yer göstermeme” davaları eklendi.
Ekonomi gazetesine konuyla ilgili bilgi veren Avukat Hanife Emine Kara, “kiracının yükümlülükleri” denildiği zaman akla ilk olarak “kira ödemenin” geldiğini ancak kiracının temel yükümlülüklerinden birinin de “kiralananın gösterilmesine katlanma” olduğunu söyledi.
Kara, “Türk Borçlar Kanunu’nun 319. maddesinde düzenlendiği üzere; kiracı, kiralananın bakımı, satışı ya da sonraki kiralaması için zorunlu olduğu ölçüde, kiraya verenin ve onun belirlediği üçüncü kişinin kiralananı gezip görmesine izin vermekle yükümlüdür” dedi. Son dönemde gayrimenkul sektöründeki hareketliliğin artmasıyla birlikte “kira bedelinin tespiti” ve “tahliye” talepli uyuşmazlıkların arttığını hatırlatan Kara, bunlara “kiralananı gösterme” talepli davaların eklendiğini dile getirdi.
Avukat Hanife Emine Kara mülk sahibinin kiralananı satmak istemesi halinde, kiracının taşınmazı göstermeme hakkı olmadığını ancak kanunda kiralananın nasıl gösterileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığını söyledi. Kara, “Dolayısıyla kiracının yaşamakta olduğu eve gün aşırı üçüncü kişilerin getirilmesi talebi makul karşılanamaz. Kanaatimce haftanın bir günü belirli bir saat aralığında bu talep karşılanabilir.”
Dava açılırsa 6-7 ay sonra ilk duruşma tarihi veriliyor
Avukat Ali Baran Öztürk de yer göstermeme konulu davaların kira belirleme ve tahliye davalarından daha kolay çözülmesi beklenirken tam tersi çok uzayabildiğine dikkat çekti. Öztürk, “Davayı açtıktan sonra 6-7 ay sonra ilk duruşma tarihi veriliyor. Keşif ve bilirkişi incelemesi, itirazlar, bazı durumlarda ek rapor talebi sonrası karar veriliyor. Ardından gerekçenin yazılması söz konusu. Daha sonrasında istinaf yolu açık bir karar olduğu için üst mahkemeye taşınıyor. Bizim bir davada başımıza geldi. Hakim yer göstermenin ancak kararın kesinleşmesiyle olacağını söyledi. Kararın çıkması bir yılı buluyor arkasından üst mahkemeler derken dosya yoğunluğundan dolayı en az 1 ila 2 yıl bekleniyor. Neredeyse evinizi göstermek için 3 yıl bekliyorsunuz” diye konuştu. İçinde kiracı bulunan konutların zaten zor satıldığını vurgulayan Öztürk, “Sonuçta kimse içini göremediği daireyi almak istemez. Evin gösterilmemesi gayrimenkulün satışını geciktirirken bazı durumlarda da tamamen engellemiş oluyor” diye konuştu.
Birkaç yıldan beri sorun var
İstanbul Emlak Brokerleri Kooperatifi Başkanı ve Bosforce Yönetici Ortağı Ulvi Özcan da son birkaç yıldır devam eden soruna kendi yaşadığı bir olayla örnek verdi. Özcan, “Kemer Country’de 2 milyon dolar değerli villasını satmayı düşünen bir müşterim, kiracısının ‘Ben yoğun olarak Bodrum’dayım, denk gelirsem gösteririm’ şeklindeki mazereti üzerine konuyu yargıya taşıdı. Bir yılda karar çıktı. Yazılması, tebliği, temyizi derken sadece yer gösterme için 2 yılımız gidecek gibi görünüyor” dedi. Özcan, benzer sürecin satış esnasında da yaşanma ihtimalinin yüksek olduğunu vurguladı.