(DHA) – Türkiye ekonomisinin en önemli taşıyıcılarından gayrimenkul sektörünün önündeki en büyük engellerden biri konut kredisi faizlerinin yüksek olması. Faizlerin yüksek olması konut satışlarını olumsuz etkilerken sektör, Faizsiz Finans Sistemi ile satışları yukarı taşımayı hedefliyor. Finansevim Yönetim Kurulu Başkanı Emre Özkaya, “Bu sistemle alınan evlerin oranının yüzde 1'den yüzde 5'e yükseleceğini tahmin ediyoruz” dedi.
Yüksek faizlere karşı gayrimenkul sektörüne yönelik çalışmalara hız verdiklerini belirten Finansevim Yönetim Kurulu Başkanı Emre Özkaya,Tasarrufa Dayalı Faizsiz Finans Sistemi'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye ekonomisinin 2018'de zor bir dönemeçten geçtiğini ifade eden Özkaya, “Buna bağlı olarak ekonomimizin lokomotifi inşaat sektörünün bazı sıkıntıları çektiğini gördük. Bu sıkıntılara karşılık inşaat firmalarımızın profesyonelliği, güçlü duruşlarının yanısıra yapılan yasal değişiklikler ve konut kampanyaları da bu lokomotif sektörü bir bütün içinde tuttu. Enflasyonla topyekûn mücadele de bunlardan biri oldu. Bizde bu mücadelenin içinde yer aldık" dedi.
"FAİZLER, EV VE OTOMOBİL SAHİBİ OLMAKTAN UZAKLAŞTIRDI"
Finansevim Yönetim Kurulu Başkanı Emre Özkaya, "Dolar, faizler derken ekonomi anlamında sıkıntılı bir yılı geride bıraktık" dedi ve ekledi:
“Bu dönemde biz de özellikle inşaat sektöründe yaşanan sıkıntılara faizsiz finans sistemimizle destek olduk. Bankalardaki faizlerin artması insanları ev ve otomobil sahibi olmaktan uzaklaştırdı” Faiz ödemeden sadece yüzde 10'luk katılım ücreti ile ev sahibi yaptıklarını söyleyen Özkaya, sistemlerine dahil olan vatandaşların mevcut konutlardan tercih yaptıkları için inşaat sektörüne de can simidi olduklarının altını çizdi.
SEKTÖRDEKİ PAY YÜZDE 5'E ÇIKACAK
2019 yılı öngörülerini de paylaşan Özkaya, önümüzdeki yılın tasarrufa dayalı Faizsiz Finans Sistemlerinin yılı olacağını vurgulayarak, "2019 yılı ülke ekonomisi için umut yılı olacak. Konut kredi faizlerinin artışı nedeniyle ötelenen satışların yerini Faizsiz Finans Sistemi ile gerçekleşen teslimatlar alacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
Orta ve alt gelir grubuna hitap eden tek sektör olduklarını belirten Özkaya, "Bu bakımdan 2019 yılında insanlarımızın daha yoğun ilgisiyle karşılaşacağımız öngörüyoruz. Şu anda faizsiz sistemlerle alınan evlerin oranının yüzde 1'den yüzde 5'e yükseleceğini de tahmin ediyoruz" şeklinde konuştu.
TASARRUFA DAYALI ÇÖZÜMLER SATIŞLARDAKİ DURAĞANLIĞI AŞACAK
GYODER’in Türk Gayrimenkul Sektörü 2'inci çeyrek raporunda yer alan "orta ve orta alt gelir grubuna ait konut ihtiyacını karşılamak amacıyla bu konuya özel kooperatiflerin (veya sandıkların) kurulması" konusunu da değerlendiren Özkaya şunları söyledi:
"Tasarrufa dayalı Faizsiz Finans Sistemi olarak bu oluşumu insanlarımızın, özellikle orta ve alt gelir grubunun hizmetine sunmaktayız. Hem Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'mızın TOKİ aracılığıyla, hem de GYODER'in orta ve alt gelir grubu için uyguladığımız tasarrufa dayalı faizsiz finans sistemine çok yakın çözümlerden bahsetmesi, 2019 yılında ülke ekonomisine tasarrufa dayalı Faizsiz Finans Sistemleri'nin çok büyük katkısı olacağını göstermektedir. Ayrıca inşaattaki sıkışıklık ve satışlardaki durağanlık bu sistem sayesinde 2019 yılında aşılacaktır."