
ABD merkezli moda perakendecisi Forever 21, alışveriş merkezlerindeki azalan müşteri trafiği ve artan rekabet nedeniyle, altı yıl içinde ikinci kez Chapter 11 kapsamında iflas başvurusunda bulundu.
E-ticaretin yükselişi ve ABD'deki büyük alışveriş merkezlerinin popülerliğini yitirmesi, Forever 21 için uzun yıllardır büyük bir engel teşkil ediyordu.
Şirket, 2019 yılında da Chapter 11 kapsamında iflas başvurusunda bulunmuş ardından Authentic Brands Group, Simon Property Group ve Brookfield Asset Management Inc. ortak girişimi olan Sparc tarafından satın alınarak iflastan çıkmıştı.
Şirket, iflas sürecinin bir parçası olarak mağazalarında tasfiye satışlarına başlayacağını duyururken, mahkeme gözetiminde varlıklarının tamamını ya da bir kısmını satmak için pazarlama süreci yürüteceğini açıkladı.
Delaware Bölgesi İflas Mahkemesi’ne yapılan başvuruda, şirketin tahmini varlıklarının 100 milyon ila 500 milyon dolar arasında olduğu fakat borçlarının 1 milyar ila 10 milyar dolar arasında değiştiği belirtildi. Başvuruda ayrıca Forever 21’in 10.001 ila 25.000 arasında alacaklısı olduğu bilgisi yer aldı.
Eğer başarılı bir satış süreci gerçekleşirse Forever 21 tamamen kapanmaktan kurtulabilir ve yeniden yapılanma sürecine girebilir. Şirket, ABD'deki mağazalarının ve internet sitesinin açık kalacağını ve müşterilere hizmet vermeye devam edeceğini duyururken, uluslararası mağazalarının bu süreçten etkilenmeyeceğini ifade etti.
Forever 21, 8 Ocak’ta Sparc Group ve 2020’den bu yana Simon Property Group tarafından yönetilen JC Penney’nin birleşmesiyle kurulan Catalyst Brands bünyesinde faaliyet gösteriyordu. Şirketin çatı kuruluşu Catalyst Brands ise Forever 21 için "stratejik seçenekleri değerlendirdiğini" daha önce açıklamıştı.
1984 yılında Los Angeles’ta kurulan Forever 21, özellikle genç tüketiciler arasında uygun fiyatlı ve trend kıyafetleriyle büyük bir popülerlik kazanmıştı. 2016 yılı itibarıyla dünya genelinde 800 mağazaya ulaşan marka, bunların 500’ünü ABD’de işletiyordu. Değişen tüketici alışkanlıkları ve çevrim içi perakendenin yükselişi ise şirketin finansal olarak ayakta kalmasını giderek zorlaştırdı.
