Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren, Türkiye'de yeşil dönüşüm sürecinin gönüllülük esasıyla istenilen hızda başarıya ulaşmasının zorluğuna dikkati çekerek, "Ülkemizde yeşil dönüşümü gerçekleştirmek ve 2053 yılında karbon net sıfır hedefine ulaşabilmek için devletimizin ceza veya teşvik sistemini getirmesi gerekmektedir." ifadesini kullandı.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, yazılı açıklamasında, iklim değişikliğiyle ilgili birçok önemli konunun ele alınacağı Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı'yla (COP29) yeşil mutabakat ve sürdürülebilirlik çalışmalarının öneminin bir kez daha ön plana çıktığını belirtti.
Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması ve Glasgow İklim Paktı'na taraf olmasıyla inşaat, enerji, sanayi, ulaşım, tarım ve atık yönetimi gibi sektörlerde kapsamlı iklim politikaları belirlendiğini ifade eden Eren, "İnşaat sektörü, küresel iklim kriziyle mücadele konusunda öne çıkan sektörlerden biridir. Dünya Bankasının yaptığı bir projeksiyona göre, 2050 yılında dünya nüfusunun üçte ikisi şehirlerde yaşayacak ve küresel enerji tüketimi ile sera gazı emisyonlarının yüzde 70'inden fazlası kentlerden kaynaklanacaktır. Bu durum sektöre önemli bir sorumluluk getirmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Eren, yapı malzemeleri sektörünün yeşil dönüşüm sürecindeki önemine dikkati çekerek, Avrupa Birliği (AB) Yeşil Mutabakatı kapsamında söz konusu sektörün Avrupa Komisyonunca öncelikli alan olarak belirlendiğini bildirdi.
"Ceza veya teşvik sistemi gerekiyor"
Türkiye'nin hazırladığı Yeşil Mutabakat Eylem Planı çerçevesinde sınırda karbon düzenlemeleri, yeşil ve döngüsel ekonomiye geçiş ve iklim değişikliğiyle mücadele gibi unsurların hayata geçirilmesinde, inşaat sektörünün önemli bir rol üstleneceğini vurgulayan Eren, şu ifadeleri kullandı:
"İnşaat malzemeleri sanayisinin karbon emisyon düzenlemelerine uyumu için yeşil dönüşümü, acil ve öncelikli bir husus olarak ortaya çıkmaktadır. AB Emisyon Ticaret Sistemi'ne benzer karbon piyasa mekanizmalarının ülkemizde de hayata geçirilmesine yönelik çalışmalar devam etmektedir. Bu zorlu dönüşüm sürecinde, kamu ve özel sektörün sürekli ve yakın işbirliği içinde çalışması gerektiğini düşünüyoruz. Yapılaşma süreçlerindeki bu radikal dönüşümün özel sektör tarafından hızlı ve etkin bir şekilde hayata geçirilebilmesinde finansman temininin önemi büyüktür. Geçmiş deneyimler ışığında, bu sürecin gönüllülük esasına dayalı olarak istenilen hızda ve yaygınlıkta başarıya ulaşması zor görünüyor. Ülkemizde yeşil dönüşümü gerçekleştirmek ve 2053 yılında karbon net sıfır hedefine ulaşabilmek için devletimizin ceza veya teşvik sistemini getirmesi gerekmektedir."