Türkiye, yenilenebilir enerji politikaları kapsamında hayata geçirdiği uygulamalar sayesinde rüzgar kurulu gücünde dikkat çekici bir artış sağladı. 15 Haziran Dünya Rüzgar Günü vesilesiyle yapılan açıklamalarda, bu alanın ekonomik, çevresel ve istihdamsal katkılarına dikkat çekildi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Türkiye’deki rüzgar enerjisi yatırımlarının 2002 yılından itibaren izlenen politikalarla önemli ölçüde arttığı vurgulandı. 2002 yılında sadece 19 megavat olan rüzgar santrallerinin toplam kurulu gücü, 2024 yılı Mayıs ayı itibarıyla 13 bin 391 megavata yükseldi. Bu süreçte Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması (YEKDEM) ile yenilenebilir kaynaklardan üretilen elektriğe alım garantisi sağlanırken, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) yarışmalarıyla da rekabetçi bir piyasa zemini oluşturulmaya çalışıldı. Yerli aksam üretiminin desteklenmesiyle birlikte sektör içindeki sanayi kapasitesi genişledi.
2001 yılında yalnızca 62 gigavatsaat olan rüzgar kaynaklı elektrik üretimi, 2024 yılı sonunda 590 kat artarak 36 bin 627 gigavatsaate ulaştı. Bu artış, sadece enerji üretimindeki payın değil, aynı zamanda sanayi ve ihracat kapasitesinin de eş zamanlı olarak büyümesinin bir sonucu olarak değerlendirildi.
Bakan Bayraktar: 20 bin kişilik yeni bir ekosistem oluşturduk
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, yaptığı değerlendirmede, sürdürülen politika setlerinin rüzgar enerjisi sektörünü farklı yönlerden güçlendirdiğine işaret etti. Bayraktar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Bir yandan yürüttüğümüz akılcı politika setleriyle rüzgar kurulu gücünü katbekat arttırırken diğer taraftan 20 bin kişinin istihdam edildiği yeni bir ekosistem oluşturduk. 2024 yılında toplam elektrik üretimimizin yüzde 10,5'ini RES'lerden karşıladık."
Bakan Bayraktar, Türkiye genelinde aktif olarak çalışan yaklaşık 4 bin rüzgar türbininin bulunduğunu belirterek, türbinlerin üretim süreçlerinde yerlileşme oranının da ciddi şekilde arttığını vurguladı. Açıklamasında şu sözlere yer verdi:
"Rüzgar enerjisinde kapasite artışıyla eş zamanlı olarak sanayimizi de geliştirdik. Rüzgar türbinlerinin kule, rotor kanatları, jeneratörleri başta olmak üzere birçok aksamı yerli imkanlar dahilinde üretilebilir hale geldik ve hatta büyük bir kısmını da ihraç etmeye başladık.
Her biri yaklaşık 8 bin adet parçadan oluşan ve yaklaşık yüzde 65 yerlilikle üretilen rüzgar türbinleri enerji arzımıza büyük katkı sağlıyor."
Hedef 2028 ve 2035: Kurulu güç ve deniz üstü kapasite
Bakanlık tarafından açıklanan 2024-2028 stratejik plan çerçevesinde, Türkiye’nin rüzgar kurulu gücünün 2028 yılına kadar 19 bin 300 megavat seviyesine çıkarılması hedefleniyor. Aynı plan dahilinde 2035 yılına kadar da deniz üstü rüzgar enerjisi kapasitesinin 5 gigavat seviyesine ulaştırılması öngörülüyor.
Her yıl 15 Haziran’da kutlanan Dünya Rüzgar Günü kapsamında gerçekleştirilen bu açıklamalarda, rüzgar enerjisinin çevresel sürdürülebilirliğe, ekonomik büyümeye ve istihdama sağladığı katkıların altı çizildi.
