
SGK Uzmanı Özgür Erdursun, asgari ücretin, emekli aylıklarının ve memur maaşlarının düşük tutulmasıyla ilgili, "Kısa vadede bu tür politikalar, talebi sınırladığı için enflasyon oranlarında düşüş sağlayabilir. Ancak tek başına ücretleri baskılamak, kalıcı enflasyon düşüşü için yeterli değildir" değerlendirmesinde bulundu.
SGK Uzmanı Özgür Erdursun, asgari ücretin, emekli aylıklarının ve memur maaşlarının düşük tutulmasının enflasyona etkisini mercek altına aldı.
Bu tür politikaların kısa vadede talebi sınırladığı için enflasyon oranlarında düşüş sağlayabildiğini ancak bu düşüşün yapay ve geçici olabileceğine dikkati çeken Erdursun, yazısında şunları söyledi:
"Çünkü Türkiye’de enflasyonun temel nedenleri sadece ücret artışları değil:
-Döviz kuru oynaklığı,
-Enerji ve ithalat bağımlılığı,
-Tarımda üretim düşüklüğü,
-Güvensizlik ve belirsizlik ortamı,
-Yapısal reformların eksikliği gibi nedenler de enflasyonu besliyor.
Dolayısıyla tek başına ücretleri baskılamak, kalıcı enflasyon düşüşü için yeterli değildir.
Bu politikanın ilk ve en sert etkisi çalışanlar, emekliler ve dar gelirliler üzerinde görülür. Çünkü:
-Alım gücü hızla düşer.
-Yoksulluk sınırının altında yaşayanların sayısı artar.
-Sosyal yardıma bağımlı kesim genişler.
-Sağlık, beslenme, barınma gibi temel ihtiyaçlar zor karşılanır.
-Alışma isteği azalır, kayıt dışılık artar.
Emekliler, zaten en kırılgan grup olarak enflasyonun yükünü en ağır şekilde taşır. Bugün birçok emekli, asgari ücretin dahi altında bir aylıkla geçinmeye çalışıyor. Bu durum, emekliliğin güvenli bir yaşam sunma işlevini tamamen ortadan kaldırıyor."