Uzmanlardan riskli konutlar için "güçlendirme veya dönüşüm" çağrısı

Okuma Süresi: 3 Dakika
Uzmanlardan riskli konutlar için
Doviz.com
11.08.2025 14:05

Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin ardından, Türkiye genelinde riskli olduğu belirtilen yaklaşık 6 milyon konutun güçlendirilmesi veya dönüştürülmesi gerektiği bir kez daha gündeme geldi. Uzmanlar, özellikle İstanbul başta olmak üzere deprem riski yüksek bölgelerde vatandaşların binalarını bir an önce yenilemeleri ya da güçlendirmeleri gerektiğini vurguladı.

Şubat 2023’te yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerin yol açtığı büyük yıkımın ardından riskli yapıların dönüştürülmesi ve güçlendirilmesi konusunda farkındalık artsa da mevcut stokun hala milyonlarla ifade edilmesi dikkat çekiyor.

23 Nisan’da İstanbul Silivri merkezli meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki deprem sonrası başlatılan girişimler hız kazanmış olsa da riskli yapı sayısı yüksek seviyesini koruyor.

“Dayanıksız binalar yenilenmeli, mevcut binalar güçlendirilmeli”

Şehircilik ve Kentsel Dönüşüm Derneği Genel Başkanı Hüseyin Kılınçarslan, Türkiye’nin çok sayıda aktif fay hattı üzerinde yer aldığına dikkat çekerek kentsel dönüşüm ve güçlendirmenin kritik bir ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Kılınçarslan, “Kentsel dönüşüm yalnızca yapıların güçlendirilmesi veya yenilenmesi değil, aynı zamanda yaşam kalitesinin artırılması, çevresel sürdürülebilirliğin devamı, sanayinin depreme dirençli hale getirilmesi ve afetlere dirençli bir şehir yaratılması anlamına gelir.” dedi.

Depremlerin her seferinde yapı kalitesindeki eksiklikleri ve denetim mekanizmalarının yetersizliklerini ortaya koyduğunu belirten Kılınçarslan, 1999 Marmara Depremi ile 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra dahi yapı stokunun yeterince güçlendirilmediğini söyledi.

Marmara Bölgesi için 5 çözüm önerisi

Kılınçarslan, Marmara Bölgesi’nde riskli konut stokunun yüksekliği ve bölgenin fay hatları üzerinde bulunması nedeniyle acil bir eylem planı gerektiğini vurguladı. İlk olarak, Marmara’daki tüm riskli yapıların bağımsız denetimlerle tespit edilmesi ve bu verilerin düzenli olarak güncellenecek bir dijital veri tabanında toplanması gerektiğini ifade eden Kılınçarslan, ikinci olarak, ruhsat, finansman ve proje onayları gibi bürokratik süreçlerin tek bir merkezden hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesinin önemine değindi. Üçüncü olarak, yıkım yerine güçlendirme projelerinin tercih edilmesini ve bu projelere devlet destekli kredi ile vergi avantajı sağlanmasını önerdi. Dördüncü olarak, dönüşüm sonrası binalarda enerji verimliliği, güvenlik, geri dönüşüm ve afet yönetimi planlarının zorunlu hale getirilmesi gerektiğini dile getirdi. Son olarak ise afet öncesi ve sonrası yaşam becerilerinin toplumun geneline yaygın şekilde öğretilmesinin, afetlere karşı bilinçli ve hazır bir toplum oluşturmak açısından kritik önem taşıdığını belirtti.

“Vatandaşlar geç kalmamalı, bürokratik süreçler hızlandırılmalı”

Gayrimenkul ve İnşaat Platformu Başkanı Mustafa Ekiz ise kentsel dönüşüm ve güçlendirme çalışmalarında vatandaşların bilinçlendirilmesinin önemine değinerek, bilgilendirme faaliyetlerinin artırılması gerektiğini söyledi.

Ekiz, mevcut yasal düzenlemelerin sadeleştirilmesi, onay süreçlerinin hızlandırılması ve projelerin tek merkezden koordine edilmesinin işleri kolaylaştıracağını vurguladı. Yerel yönetimler, merkezi hükümet, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları arasında güçlü işbirliği gerektiğini belirtti.

Riskli yapılarda oturanların dönüşüm ve güçlendirme için vakit kaybetmemesi gerektiğini bildiren Ekiz, “Bu işin şakası yok. Ülkemizin bekası için kentsel dönüşüm ve güçlendirme milli seferberlik olarak görülmeli.” ifadesini kullandı.

İLGİLİ HABER AFAD: Depremin ardından 237 artçı sarsıntı meydana geldi AFAD, dün Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde 6,1 büyüklüğünde meydana gelen depremin ardından 237 artçı tespit ettiklerini duyurdu.
REKLAMI KAPAT X