STRATEJİ ve Finans Uzmanı Ali Serim, Yeni Ekonomi Programı'nın (YEP) ihracatı önemli ölçüde arttıracağını söyledi.
Geçtiğimiz hafta açıklanan ve 2019-2021 yıllarını kapsayan Yeni Ekonomi Programı'nı değerlendiren Fin-As Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Ali Serim, YEP'i önemli ölçüde gerçekçi bulduğunu belirterek, "Özellikle ihracatın önemli ölçüde artış göstereceği inandığım bir nokta. 2018 yılında ihracat, 2017 yılına göre 13 milyar dolar, 2019 yılında ise 2018 yılına göre 12 milyar dolar artıyor. Enflasyon hedefini de dolar kuru istenen seviyelere inerse gerçekçi buluyorum" dedi.
"BAZI YATIRIMLARIN ZAMANA BIRAKILMASI GEREKLİYDİ"
Bugüne kadar Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın olumlu bir grafik sergilediğini ifade eden Serim, "En zorlu kısmın işsizlikle mücadelede yaşanacağını görüyorum. Harcama tasarruflarına gidilmesine mutlu olmamak mümkün değil. Çok doğru bir karar. Ayrıca bazı yatırımların zamana bırakılması da sürecin mühendisliği açısından gerekliydi. Bu kararları almak kolay değil. Bu cesaret gösterilmiş durumda. Keşke teşviklerle ilgili de olumlu görüş belirtebilsem ama yapılan kesintilere çok üzülmemem mümkün değil zira uzun yıllardan beri teşvikleri ekonominin en önemli vitamini olarak kabul ediyorum" diye konuştu.
"PİYASALARIN BÜYÜK BEKLENTİLERİ VAR"
Bankaların yapılandırılmasında önümüzdeki günlerde pozitif gelişmeler olacağını ümit ettiğini belirten Serim, "Piyasaların bu konuda hala duymak istedikleri ve büyük beklentileri var. Hazine ve Maliye bürokratları sabahlara kadar çalışarak önemli düzenlemeler üzerinde önemli mesafeler aldılar. Ne de olsa ticaret savaşlarının en öndeki cephesi konumunda olduklarının bilincindeler. Kendilerine dua etmemek, başarı dilememek mümkün değil zira şu anda ülkemizin geleceğini önemli ölçüde onlar inşa etmekteler. Her türlü gerekli reçeteyi makulleştirebilecek; yapılması gerekenler üzerine odaklanmış bir ekip karşımızda. Bunu görmek gerçekten çok önemli ve güven verici" ifadelerini kullandı.
Devletin özel sektör borçlanmasına müdahale etmesine karşı olduğunu dile getiren Serim, "Türkiye’de bu müdahale yapılırken mevcut borçların çevrilmesine mani olunmaması gerekli. Sanki bu noktada bazı hassas ayarlar elzem. Bu kritik nokta bir yana yeni projelerde döviz ile borçlanılmaması çok mühim ve alınan tedbirlere bu çerçeveden itiraz etmek mümkün değil" dedi.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan 'Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Karar'ı canıgönülden desteklediğini söyleyen Serim, "Türkiye'de yerleşik kişilerin, ilgili bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dahil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacak. Bu uygulamayı canı gönülden destekliyorum" diye konuştu.
“VERİMSİZ İNŞAAT STOKUNA BASİT VE SOMUT BİR YOL HARİTASI GEREKLİDİR”
Verimsiz inşaat stokuna ilişkin basit ve somut bir yol haritasının açıklanması gerektiğini belirten Ali Serim, "İnşaat sektörü çok ciddi tedbirler alınması gereken bir sektör. Diliyorum önümüzdeki günlerde bu konuda piyasaları tatmin edecek projeleri dinleriz. Yakın zaman önce Boğaziçi Üniversitesi bu konuya el attı. Türkiye Varlık Fonu’nun altında veya bağımsız bir düzenleyici ve fonlayıcı bir mekanizma olarak Türkiye Gayrimenkul Fonu kurulması yapılan bir doktora tezinde önerildi. Büyük çaplı yatırım projelerini finanse edecek ve içinde gayrimenkul yatırım ortaklıklarını, gayrimenkul yatırım fonlarını, kira sertifikalarını, gayrimenkul sertifikalarını, girişim sermayesi yatırım fonlarını, girişim sermayesi yatırım ortaklıklarını da barındıracak gayrimenkul sermaye piyasaları yatırım enstrümanlarından kurulu yatırım havuzundan oluşan yeni bir Gayrimenkule Dayalı Bireysel Emeklilik Sistemi önerildi. Bu tür çalışmaların mutlaka gündeme alınması ve masaya yatırılması gerektiği ortadadır" ifadelerini kullandı.
'Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın özel sektör temsilcileriyle daha fazla çalıştay yapması gerektiğini düşünüyorum' diyen Serim, "Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, ‘İşim Gücüm Budur Benim’ isimli bir kitapta anılarını paylaştı. Eczacıbaşı diyor ki: "Doğru karar almanın tek koşulu var: Açık bir tartışma ortamı. Hataların hepsine dönüp bakarım, hepsinde istisnasız bir şey var: Yeterince tartışılmamıştır. Herkesin fikri alınmamıştır. Konu basit zannedilmiştir." Ülkemizi daha iyi noktalara taşıma ve güncel sorunlarla mücadele çerçevesinde daha fazla yetişmiş insanımızın fikrinden istifade edilmeli diye düşünüyorum. Vatansever iş dünyası insanlarımız fikri sorulduğunda devletimizin emri altında katkı vermekten gurur duyacaktır" dedi.
