Türk savunma sanayisinin yerli kabiliyetleriyle geliştirilen aerostat sistemi GÖKÇERİ, tüm alt bileşenlerinin yüksek verimi sayesinde 10 gün boyunca kesintisiz olarak havada kalabilecek bir yapıyla tasarlandı. Sistem, 22-27 Temmuz tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenecek olan 17. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2025) kapsamında ilk kez tanıtılacak. Genel kamuoyunda "hava balonu" olarak anılan bu sistemler, helyum gibi havadan daha hafif gazlarla doldurulup, yerden bağlı şekilde yüzeye sabitlenerek belirli irtifalarda sabit olarak konumlandırılabiliyor. GÖKÇERİ benzeri aerostatlar, 120 ila 1000 metre irtifa aralığında çalışabiliyor ve bulunduğu yükseklikten çevresine dönük gözlem ve analiz yaparak ufuk çizgisini daha yukarıdan izleyebiliyor. Bu tür sistemler, sadece görüntü alma kabiliyetiyle sınırlı kalmadan; afet durumlarında mobil baz istasyonu gibi haberleşme ihtiyacını karşılayabiliyor, savunma alanında tehdit algılama, gözetleme, ateş altına alma, frekans bastırma ve istihbari dinleme gibi işlevlerle çok yönlü bir platform haline dönüşebiliyor. Ayrıca alçak irtifa radar platformu olarak kullanılıp dron ya da seyir füzesi gibi tehdit unsurlarının erken tespiti sağlanabiliyor. TürkPORT Öncülüğünde 8 Yıllık Çalışmanın Sonuçları Ortaya Çıktı Söz konusu sistem, Türk savunma sanayisinin önde gelen şirketlerinden TÜRKPORT tarafından 8 yıl süreyle yürütülen AR-GE çalışması neticesinde yabancı menşeili ürünlerin performansını geçen yerli bir alternatif olarak geliştirildi. Tüm yazılım altyapısı, balonun çeper yapısı, sarıcı sistemleri, kompresörleri ve kablolama dahil olmak üzere alt bileşenlerinin tümü yerli olarak üretildi. GÖKÇERİ, bu çalışmanın sonucunda hem teknik kapasitesi hem de operasyonel esnekliğiyle sektöre yeni bir soluk kazandırdı. Ürün, mobil olarak tasarlandığı için görev öncesi 4 saat içinde operasyonel hale getirilebiliyor ve görev sonunda yine 4 saat içerisinde sökülerek yeni bir lokasyona sevk edilebiliyor. Sızmaz Çeperden Yerli Kompresöre: GÖKÇERİ'nin Fark Yaratan Özellikleri Üründe kullanılan helyum gazının görev sonrasında yeniden kazanılması amacıyla geliştirilen vakumlama ve dolum sistemi de tamamen yerli imkanlarla hayata geçirildi. Helyum kompresörleri, bugüne dek yurt dışından temin edilen özel donanımlar arasında yer alıyordu; bu adımla dışa bağımlılık sona erdi. Ürün için geliştirilen çeper sistemi, Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıyor. "Ürün için Türkiye'nin ilk helyum sızdırmaz çeperi geliştirildi ve patentlendi. Oluşturulan çözüm, alınabilen çeperlerden daha hafif ve daha az helyum geçirgen özelliğe sahip bulunuyor. Çeperin daha az helyum geçirgen olması ürünün daha fazla süre havada kalmasını sağlıyor." Ayrıca yere bağlı kalmasını sağlayan ip sistemleri de yeniden yorumlanarak hem hafifletildi hem de iç yapısına entegre edilen fiber optik kablolama sayesinde faydalı yükle elde edilen tüm dijital veriler kesintisiz şekilde yer kontrol ünitesine aktarılabilir hale getirildi. Bu sayede herhangi bir elektronik sızma ya da yazılıma zarar verme girimi engellenmiş oldu.