İstanbul, 27 Mayıs (DHA) - Işık Üniversitesi İktisat Bölümü tarafından düzenlenen blok zinciri (blockchain) seminerinde, kripto para birimleri ve blok zinciri teknolojisinin bir “ponzi” olmadığı, ve Bitcoin’in balon değil, "doların balonunu patlatan bir iğne” olduğu vurgulandı.
Kripto para birimleri ve blok zinciri teknolojisinin ortaya çıkışı, günümüzdeki etkileri ve geleceği; Işık Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) İktisat Bölümü’nün, düzenlediği seminerde ele alındı. Işık Üniversitesi İİBF Dekan Vekili Prof. Dr. Mehmet Kaytaz ve İİBF İktisat Bölüm Başkanı Doç. Dr. Serhat Koloğlugil’in açılış konuşmalarıyla başlayan seminere; Işık Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Özlem İnanç, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asım Karaömerlioğlu ve DijitalPara Teknoloji A.Ş. Kurucu Başkanı Ali Sermet Taşdöğen konuşmacı olarak katıldı.
Gerçekleştirilen seminerde; herhangi bir merkezi otoriteye bağlı olmayan blok zinciri teknolojisinin, yakın gelecekte küresel ekonomik sistemi yeniden şekillendirme potansiyeline sahip olduğu vurgulandı.
“İstesek de istemesek de kabul etmek zorundayız”
Seminerde “para” kavramının tarihsel gelişimini ve dijital paraların ortaya çıkışını anlatan Işık Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Özlem İnanç, Bitcoin başta olmak üzere dijital paraların işlem görmesine olanak sağlayan blok zinciri teknolojisinin işleyişi hakkında bilgi verdi. Blok zinciri teknolojisinin iki kişi arasındaki para transferlerinin merkezi bir otoriteye ihtiyaç duyulmadan gerçekleştirilmesine olanak sağladığına dikkat çeken İnanç, “Blok zinciri sistemi, küresel veya yerel ekonomik çalkantılardan etkilenmiyor. Bu transferlere devletler herhangi bir müdahalede bulunamıyor. Bu sebeple örneğin vergi alamıyor, transferi engelleyemiyor. Bu da devletlerin bu teknolojiyi ‘öcü’ gibi görmesine yol açıyor” dedi.
Blok zinciri teknolojisinin kullanıldığı alanların hızla arttığına dikkat çeken İnanç, “Yakın gelecekte tapu, sigorta, noter, evlilik ve boşanma işlemleri hatta seçim işlemlerinin bile bu teknoloji üzerinden yapılabilir hale geleceği öngörülüyor. Bu sebeple dünyanın önde gelen üniversiteleri blok zinciri teknolojisi ile ilgili bölümler açıyor. Yani istesek de istemesek de bu teknolojiyi kabul etmek zorundayız” diye konuştu.
“Eski bir çağın sonuna geldik”
Blok zinciri teknolojisinin bütün ekonomik sistemleri yeniden yapılandıracak bir “oyun değiştirici” olduğunu vurgulayan Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asım Karaömerlioğlu ise, kripto para birimleri ve bunların işlem görmesine olanak sağlayan blok zinciri teknolojisinin ahbap – çavuş kapitalizmine bir tepki olarak ortaya çıktığını vurguladı.
Karaömerlioğlu şöyle konuştu: “Bu teknolojinin en önemli ürünü kripto para. Bugün dünyanın üzerinde Bitcoin hayaleti dolaşıyor. Bu teknoloji, bir ‘değer’i aracıyı ortadan kaldırarak bir yerden bir yere transfer edebiliyor.
“Dağıtık sistemle çalışan, merkezi olmayan, sahibi olmayan devasa bir networkten söz ediyoruz ve bu sistem tıkır tıkır işliyor, üstelik oldukça güvenli.”
Karaömerlioğlu ayrıca kapitalizmi kapitalizm yapan unsurun kayıt sistemi olduğuna dikkat çekerken, sözlerini şöyle sürdürdü: “Blok zinciri kayıt tutmada devrimci bir yenilik getirdi. Çünkü kayıt tutma, çok pahalı bir iş. Bu teknolojideki kayıt sistemi ise, en açık ve en şeffaf sistem. Artık devletler bile kendi kripto paralarını çıkarmaya, böylelikle ekonomilerini kur farkından ve enflasyondan korumaya çalışıyorlar.
“Blok zinciri ve kripto para iddia edildiği gibi bir ‘ponzi’ değil. Dünya tarihinde ilk defa bir para biriminin arkasında bir otorite yok ve yine dünya tarihinde ilk defa uluslar üstü bir para birimi var. Dolayısıyla eski bir çağın sonuna geldik ve yeni bir dünya geliyor.”
“Bitcoin doların balonunu patlatan bir iğne”
Blok zinciri teknolojisinin işleyişi ve kripto para işlemleri hakkında bilgi veren DijitalPara Teknoloji A.Ş. Kurucu Başkanı Ali Sermet Taşdöğen ise; karşıtlarının Bitcoin’i “balon” olarak tanımladığını, ancak gerçekte Bitcoin’in küresel rezerv para birimi olan doların balonunu patlatan bir iğne olduğunu söyledi.
Ortaya çıkışından bu yana geçen dokuz yılda Bitcoin ve blok zinciri sistemi bir saniye bile hata vermeden çalıştığını belirten Taşdöğen şöyle konuştu: “Merkezi sistemler ele geçirildiğinde bütün sistemi çökertebilirsiniz. Ancak blok zinciri sisteminde bu mümkün değil. Üstelik bu sisteme girilen bilgiler silinemiyor ve değiştirilemiyor. Saldırılması çok zor, savunulması en kolay sistemdir.”