Küresel piyasalarda yatırımcılar, bir dizi merkez bankasının politika toplantısını beklerken; yurt içinde ise yaklaşan seçim belirsizliği sebebiyle fiziki dövize olan talep arttı.
ABD Merkez Bankası politika yapıcılarının gelecek haftaki Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısında faiz oranlarını 25 baz puan daha artırması beklenirken, bu hafta piyasaların odak noktası faiz kararına rehberlik edebilecek verilerde olacak.
ABD'den gelen son ekonomik veriler, büyümenin yavaşladığına işaret ederken; ekonominin bazı bölümleri, direnç göstermeyi sürdürdü. Bu ise yatırımcıların temmuz ayından yıl sonuna kadar olan süreç için faiz beklentilerinin belirsizleşmesine yol açtı.
Cuma günü açıklanan veriler ise ABD ve Euro Bölgesi iş faaliyetlerinin nisan ayında hız kazandığını ve büyük ekonomilerde yaklaşan bir resesyona ilişkin endişeleri azalttığını gösterdi.
National Australia Bank FX stratejisti Ray Attrill, konuyla ilgili yaptığı açıklamasında, "Çeşitli PMI verilerinden çıkan sonuç, hem Avrupa'da hem de ABD'de hizmet sektörünün oldukça dirençli olduğudur." ifadelerini kullandı.
Enflasyonla ilgili göstergelerin fiyat baskılarının azaldığına dair daha fazla kanıt göstermesi gerektiğini de belirten Attrill, "Henüz yılın ikinci yarısında faiz indirimine gidilmesini gerektirecek bir durum yok" değerlendirmesinde bulundu.
Piyasalar ise önümüzdeki hafta toplanacak olan Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) faiz oranlarını 25 ya da 50 baz puan artırmasını bekliyor.
ECB Başkanı Christine Lagarde geçen hafta yaptığı açıklamada, Euro Bölgesi'nde enflasyonun çok yüksek seyrettiğini ve ECB'nin para politikasının enflasyonu %2'lik hedefine geri getirmek için "hala kat etmesi gereken bir yol olduğunu" söylemişti.
Yurt içinde son durum ne?
Küresel piyasalarda merkez bankalarının faiz kararları beklenirken yurt içinde ise 27 Nisan tarihinde gerçekleşecek TCMB’nin PPK toplantısı öncesinde KKM mevduatlarında yükseliş sürdü. KKM dışında dolar ve euroda fiziki talep ise son zamanların en üst seviyesine çıktı.
Fiziki dövize olan talebin artmasında ise ilan edilen kur ile serbest piyasada oluşan kur arasındaki makasın yüzde 6'nın üzerine çıkması etkili oldu.
Buna göre, TL karşısında yükselen dolar ve euronun yanı sıra bankalararası piyasa ile efektif döviz satışı arasındaki fark 1 lirayı aştı. Öte yandan efektif döviz yani piyasadaki yabancı para hacminde de 14 Nisan haftasında 2,2 milyar dolar düşüş yaşandı.
Aynı hafta kur korumalı mevduat ise 1,9 trilyon lira ile tarihi zirvesine ulaştı. Buna karşın yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatında 14 Nisan haftasında 605 milyon dolarlık düşüş yaşandı.
Uzmanlar ise yurt içi yerleşiklerin döviz mevduat hesaplarındaki bu düşüşün, seçim belirsizliği nedeniyle yurt içi talebin fiziki dolar ve euroya kaymasından kaynaklandığını belirtti.
Buna göre, fiziki döviz talebinin takip edildiği yabancı para banknotlar 133 milyar 693 milyon 349 bin liraya indi. Son 4 haftada efektif döviz ise 46,2 milyar lira yani 2,2 milyar dolar gerileme gösterdi.
Son haftalarda bankalararası piyasa ile serbest piyasa ve bankadan döviz satış fiyatı arasındaki makas da oldukça açıldı. Buna göre, bankalararası piyasada dolar 19,4094 liradan işlem görürken Kapalı Çarşı'da ise 20,40 liradan satıldı. Böylelikle aradaki fark 1 liraya kadar çıkarken, euro işlemlerinde de benzer durumla karşılaşıldı. Yine bankalararası piyasada euro 21,3931 liradan işlem görürken, Kapalı Çarşı'da ise euro 22,38 liradan satıldı.