ABD'de 'K şekilli ekonomi' endişesi artıyor

Okuma Süresi: 3 Dakika
ABD'de 'K şekilli ekonomi' endişesi artıyor
Doviz.com
28.11.2025 14:07

ABD'de toplumun üst ve alt gelir grupları arasındaki ekonomik ayrışmanın hızla derinleşmesi nedeniyle "K şekilli ekonomi" seyrine yönelik kaygılar artıyor.

İlk olarak 2020'de Kovid-19 salgınından sonra yaşanan dengesiz toparlanmayı tanımlamak için kullanılan "K şekilli ekonomi" tartışmalarının ABD'de yeniden gündeme geldiği dikkati çekiyor. Borsa ve konut fiyatlarındaki artıştan faydalanan yüksek gelirli kesim harcamalarını sürdürürken, düşük gelirli kesim ise enflasyon ve istihdamdaki yavaşlama karşısında harcamalarını kısıyor.

Toplumun üst ve alt gelir grupları arasında artan ekonomik uçurum "K şekilli ekonomi" kavramıyla tanımlanıyor.

En zengin yüzde 10'luk kesim hanehalkı servetinin yüzde 67'sine sahip

ABD Merkez Bankasının (Fed) verilerine göre, gelir dağılımının en üstündeki yüzde 10'luk kesim toplam hanehalkı servetinin yüzde 67'sini elinde tutarken, alt yüzde 90'lık kesim ise yüzde 33'üne sahip bulunuyor.

Peter G. Peterson Foundation analizi de gelirin yüksek gelirli hanelerde yoğunlaşmasının 1981'den bu yana daha belirgin hale geldiğini ortaya koyuyor.

Harcamaların yarısını en zengin yüzde 10'luk kesim yapıyor

ABD'de ekonomik faaliyetin neredeyse üçte ikisini oluşturan tüketici harcamalarının büyük kısmının son dönemde üst gelir grubuna kaydığı görülüyor.

Moody's Analytics Başekonomisti Mark Zandi tarafından hazırlanan bir analize göre, gelir dağılımının en üst yüzde 10'luk diliminde yer alan haneler, harcamaların neredeyse yarısını gerçekleştiriyor. Bu oranın salgından önceye göre 5 puan, tarihsel verilerin başladığı 1990'ların başından bu yana ise 15 puan arttığı kaydediliyor.

Fed'in 26 Kasım'da yayımlanan Bej Kitap raporu da tüketiciler arasındaki ayrışmaya işaret etti. Raporda, genel olarak tüketici harcamaları daha da azalırken üst kesimin harcamalarının dirençli kaldığı aktarıldı.

Veriler ABD ekonomisinin büyük ölçüde yüksek gelirli kesim tarafından desteklendiğine işaret ederken ekonomistler, üst ve alt gelir grupları arasındaki ayrışmanın finansal istikrar ve ekonomik görünüm açısından risk oluşturduğuna dikkati çekiyor.

Ekonomistler, yüksek gelirliler harcamaya devam ettiği sürece ekonominin resesyondan kaçınabileceğini ancak bu kesimin herhangi bir nedenle temkinli bir tutum benimsemesi halinde ekonominin büyük bir sorunla karşı karşıya kalabileceği konusunda uyarıyor.

"K şekilli ekonomi" terimi genişleyen ekonomik uçurumu ifade ediyor

William & Mary Üniversitesi Ekonomi Bölümü Profesörü Peter W. Atwater, "K şekilli ekonomi" kavramı ve ABD ekonomisindeki seyre ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"K şekilli ekonomi" kavramının popülerleşmesinde rol oynayan ekonomist Atwater, "Bu terim, ABD'de ortaya çıkan ve beyaz yakalı çalışanların çok daha iyi durumda olup ekonomik olarak K harfinin kolu gibi yükseldiği, mavi yakalı çalışanların ise K harfinin bacağı gibi giderek daha da geride kaldığı genişleyen ekonomik uçurumu ifade ediyor." dedi.

ABD ekonomisinde K şeklindeki seyri 3 önemli açıdan gözlemlediğini belirten Atwater, şöyle devam etti:

"Birincisi yatırım serveti ekonominin en tepesindeki çok az sayıda kişide hiç bu kadar yoğunlaşmamıştı. İkincisi, Amerikalıların en üstteki yüzde 10-15'lik kesiminin tüketici harcamaları, tüm harcamaların yarısını oluşturuyor. Üçüncüsü, anketler, ekonominin tepesindekilerin, giderek umutsuzluğa kapılan alt kesimdekilerden çok daha fazla güven duyduğunu gösteriyor."

Üst kesimin güveni finansal kazançlara bağlı

Atwater, Kovid-19 salgını sonrası maliye ve para politikalarının, en üstteki işletme ve şirketlere önemli finansal teşvikler verildiği ve nihayetinde bu faydaların en alttakilere de yansıyacağı inancına dayanan "damlama ekonomisi" (trickle-down economics) yaklaşımına dayandığını anlatarak, "Ne yazık ki alt kesimdekiler için bu faydalar ortaya çıkmadığı gibi gıda, konut, çocuk bakımı ve sağlık hizmetlerindeki kümülatif enflasyondan özellikle olumsuz etkilendiler." diye konuştu.

Mevcut Amerikan ekonomisini "üst kısmı ağır Jenga kulesi" olarak tanımladığını aktaran Atwater, "Üst ve alt kısım arasındaki uçurum sadece aşırı hale gelmekle kalmadı, üst kısımdaki güven de büyük ölçüde finansal piyasalardaki, bugün büyük ölçüde yapay zekaya yoğunlaşmış olan, kazançların devamına bağlı hale geldi." dedi.

Atwater, büyük bir yükün şu anda yapay zekaya orantısız şekilde maruz kalan çok az sayıda kişinin omuzlarında olduğunu, bu "balonun" patlaması halinde tüm Amerikan ekonomisini de beraberinde götürebileceğini ifade etti.

İLGİLİ HABER ABD’de 43 günlük kapanmanın maliyeti hesaplandı ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, ülkenin 43 günlük rekor hükümet kapanması yaşamasının ardından ekonomide oluşan kalıcı zararı açıkladı.
REKLAMI KAPAT X