Hazine ve Maliye Bakanı Nebati ekonomi gündemini değerlendirdi

Okuma Süresi: 6 Dakika
Hazine ve Maliye Bakanı Nebati ekonomi gündemini değerlendirdi
Doviz.com
28.12.2021 10:02

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ekonomide devreye alınan yeni araçların ve adımların açıklandığı 20 Aralık'ta piyasaya herhangi bir müdahale olmadığını belirterek, "Kimse devreye girmedi, sadece binlerce bireysel satıcı devreye girdi, adeta yarıştılar." dedi.

Bakan Nebati, A Haber ve A Para ortak yayınında ekonomi gündemine ilişkin soruları yanıtladı.

Son 3 aylık dönemde psikolojik bir harp olduğunu aktaran Nebati, "Böyle bir psikolojiden içeriye doğru oynadılar. Çok açık söylüyorum. Ufacık bir tasarrufu olanları çok hızlı bir şekilde ekonomiyi daraltacak ve döviz fiyatlarını yükseltecek şekilde kanalize ettiler. Bu geçen pazartesi itibari ile bitti." dedi.

Nebati, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Ekonomi Modeli'nin önerilerini kamuoyuna ifade etmeye başladığı andan itibaren bazılarının büyük şok yaşadığını dile getirerek, "Bireylerin adeta dolarını avrosunu bozdurmak için internet sitelerini dondurduğu, çökerttiği bir güne dönüştü 20 Aralık. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu modele ilişkin tedbirleri sunduğu gün tarihi bir gündür. 20 Aralık bundan sonra Türkiye'nin en önemli günlerinden birisi olarak anılacaktır." diye konuştu.

20 Aralık'ın ekonomi ve siyasi literatürüne de girdiğini vurgulayan Nebati, söz konusu gecenin aynı zamanda 3 ay boyunca ülke ekonomisini ciddi şekilde kilitleyenlerin bir kez daha hayal kırıklığına uğradıkları önemli bir gece olduğunu söyledi.

"Döviz bozdurmak için insanlar yarışa girdi"

Bakan Nebati, "o gece arka kapıdan dolar satıldı" iddialarına "Asla kesinlikle hiçbir şekilde kimse devreye girmedi. Sadece binlerce bireysel satıcı devreye girdi, adeta yarıştılar. O gece döviz bozdurmak için adeta insanlar yarışa girdi." şeklinde cevap verdi.

Türkiye Cumhuriyeti ya da aklı başındaki her ülkenin bir anda her türlü enstrümanını ilgili yerlerde kullanacağına dikkati çeken Nebati, "Dünyada bütün merkez bankaları, bütün kamu maliyesi araçları bu işler içindir. Türkiye'de para politikasıyla mali politikanın birlikte yürüdüğü, her türlü kamu kurum kuruluşlarının ilgililerinin yeknesak, bütüncül bir bakış acısıyla uyum içerisinde olduğu bir sürecin içerisindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Nebati, ihracatın artırıldığı, teknolojik sanayinin geliştirildiği, teknolojik ürünlerin ve katma değeri yüksek ürünlerin sağlandığı, bunun için de selektif alanlarda ithalatı engelleyici, ihracatı arttırıcı alanları genişletecek adımların atıldığını ve atılacağını vurguladı.

"Yeni bir araç geliyor, proje kredileri"

Proje bankacılığının detaylarına da değinen Nebati, şunları kaydetti:

"Bundan sonra bizim belirlediğimiz alanlarda, çok özel koşullarda gerçekleştirilecek olan yatırımların ya da projelerin kredilerinin takip edilmesini de sağlayacak bir yöntem geliştireceğiz. Bu ne demek, siz Türkiye için stratejik öneme haiz önemli bir yatırım yapmak için geldiniz. Bankadan projenizi ortaya koydunuz ve bu projeniz katma değeri çok yüksek, ilgili bir yerde gerçekleştirilmesi de kısa sürede sağlanacaksa, banka, o projeyi bizim de desteklediğimiz yol ve yöntemlerle çok ucuz ve herkesin hayret edebileceği bir oranla o yatırımların gerçekleştirilmesini sağlayacak. O yatırımların gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğini, elde edilecek ürünlerin dönüşümlerinin nasıl olduğunu da takip edecek bir yöntem gelecek."

Nebati, böylece proje olarak üretime yönelik bir alanda verilen krediyi sıkı şekilde takip edecek bir mekanizma oluşturulduğunu söyledi.

"Toplumun psikolojisiyle oynadılar"

Dolmabahçe’de yapılan zirveden sızan bazı ifadelere de açıklık getiren Nebati, "Finansal okur yazarlığı olanlar döviz fiyatlarındaki artışın karşılığının olmadığını görebilecek insanlar ama toplum finansal okur yazar olmak zorunda değil ve bilmiyor. Finansal okur yazar olmayanları yönlendiren, içeride hareketlendiren Türkiye'deki güçlerdir." dedi.

Nebati, faiz arttırılmadan bu işin daha sağlam bir şekilde çözüldüğünü toplumun göreceğini vurgulayarak, "Kim ki döviz olarak zarar görmüşse, son 3 ayda siyasal parti yöneticilerine, gazetecilere, internette yayın yapanlara, özellikle önlerinde profesör, doçent, doktor titri olan insanlara gidin dava açın. Çünkü onlar serbest düşüş var dediler, 1 dolar 22 lira şeklinde swap anlaşması yapıldı dediler. Hepsi sahte, yalan bilgiler. Tamamen manipüle eden bilgiler ve toplumun psikolojisiyle oynadılar." ifadelerini kullandı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun suç duyurularına değinen Nebati, kurumun daha hızlı şekilde hareket etmesi gerektiğini, sahte, yanıltıcı, spekülatif, manipülatif hatta ihanete varan söylemlerde bulunanlara derhal dava açması gerektiğini vurguladı.

"TÜİK rakamlarıyla oynamanız için deli olmanız lazım"

Nebati, 19 yıldır serbest piyasa ve kambiyo rejimiyle ilgili bir geri adım atılmadığının altını çizerek, şöyle devam etti:

"Borsa İstanbul'umuz dünyanın en şeffaf kurumlarından bir tanesidir, birinci sıradadır. O kadar çok geniş imkanlara sahip. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Avrupa İstatistik Ofisi'ne (Eurostat) bağlı ve burada her an denetlenebilen, şeffaf ve her yıl ve Avrupa standartlarının üstünde işler yaptığı tescillenen bir kurum olmasına rağmen TÜİK'i de berbat bir hale sokuyorlar. TÜİK 550 bin kalemde fiyat alıyor ve ayda 4 defa piyasadan fiyat alıyor. Dijital ortam çok geliştiği için de anlık fiyat alabiliyor. Buna müdahil olmanız, buranın rakamlarıyla oynamanız için deli olmanız lazım. Net söylüyorum, bu, 'Ben uluslararası akredite olmuş bir kurum olmaktan çıkıyorum.' demektir. Bunu hiçbir iktidar yapmaz, hiçbir TÜİK başkanı buna cesaret edemez."

Merkez Bankasının da dünyanın en şeffaf merkez bankalarından birisi olmak zorunda olduğunu vurgulayan Nebati, "Merkez Bankası şeffaftır. Bu şeffaflık içerisinde hesap verir, bilançolar açıktır. Bu rakamların üzerinde oynama yapması, kamu otoritesinin farklı yönlere gitmesi mümkün değil. Serbest piyasa ekonomisine yüzde 100 sadığız. Kambiyo rejimi asla vazgeçemeyeceğimiz bir şey. Çünkü Türkiye, bunlar üzerinde yürüyor." diye konuştu.

"Döviz kırıldı, umutlar farklılaştı"

20 Aralık'ın bir milat olduğuna işaret eden Nebati, söz konusu tarihten itibaren küçük/büyük hiçbir yatırımcının manipülatif söylemleri ciddiye almadığını belirtti.

Nebati, eşiyle birlikte pazara gittiğini ve fiyatları yerinde incelediğini kaydederek, "İnsanlar 'Ne oldu da Türkiye bir anda bu noktaya geldi' diyor. Döviz kırıldı, umutlar farklılaştı. Satıcının da tüketicinin de davranışını anlıyorum." dedi.

Yıl sonu büyüme beklentisinin de çift hane olacağına işaret eden Nebati, "Bir ülkede geleceğe ait beklentiniz yoksa şirketinizi kapatırsınız. 2019'da 85 bin şirket açılmışken, aylarca evlerde kapalı kaldığımız 2020'de 103 bine yaklaşmış bir şirket açılışı var. Umutsuz bir ülkede bu olmaz." şeklinde konuştu.

Nebati, bazı kesimlerin yapılan çalışmalarla hazineye zarar verdiği yönünde iddialar ortaya atıldığını belirterek, "Borç stoku 4,5 trilyon lira artmış bir Türkiye mi, yoksa döviz fiyatları düştüğü için borç stoku azalmış, bilançolarını daha rahat bir şekilde uygulanabileceği, önünüzü görebileceğiniz bir Türkiye mi? Döviz fiyatları rekabet edilebilir optimal seviyeye kendisi gelecek, hiçbir müdahalemiz yok. Hazinemizin veya Merkez Bankamızın üzerine gelecek bir yük yok, bunu 3 ay sonra göreceğiz." ifadelerini kullandı.

"Türk lirasına olan güven tesis edilmiştir"

Dövizdeki dalgalanmaların bittiğini sadece hafif salınım olduğunu dile getiren Nebati, dövizin rayına oturacağını söyledi.

Nebati, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın cuma günü yeni mevduat türünden 23,8 milyar lira faydalanıldığına yönelik açıklamalarını anımsatarak, "Şimdi, Türk lirası mevduatlar 38 milyar lira arttı. Vatandaş dolarını, avrosunu bozduruyor Türk lirasına geçiyor. Türk lirasına olan güven tesis edilmiştir. Katılım bankalarımızda bugün girdi gayet iyiydi, rakamlar 1,5 milyar lira oldu." diye konuştu.

Maliyenin sabit gelirlilerin maaşlarına yönelik yapılacak çalışmalara kesinlikle engel olmayacağını vurgulayan Nebati, bunu yaparken de maliye politikalarında ve bütçede asla disiplinsizlik yapmayacaklarını aktardı.

"Yüzde 12'lere, çift haneli büyümeye doğru gidiyoruz"

Nebati, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde vatandaşın mağduriyetini gidermek adına birçok adımlar atıldığını dile getirerek, "Geçici olarak getirilen şeylerden vakti zamanında vazgeçersiniz. Salgın döneminde hiçbir insan zarar görmesin diye eşel mobil uyguladık. Salgın bitti, ekonomi canlı, yüzde 12'lere, çift haneli büyümeye doğru gidiyoruz, ülkede çarklar dönüyor, ihracat da patlama yaparken eski yöntemlere devam edemeyiz. Türkiye dinamik bir ülke, kamu maliyesi önemli." dedi.

Bu açıklanan modelin ardından birçok sivil toplum örgütü ve piyasa temsilcileriyle toplantılar yapacaklarını dile getiren Nebati, ilk olarak Londra'ya gideceklerini ve yabancı yatırımcılarla buluşacaklarını ifade etti.

Nebati, bunun akabinde de çeşitli yurt içi ve yurt dışı ziyaretlerde bulunacaklarını kaydederek, "Swap anlaşmalarıyla ilgili Merkez Bankası görüşmelerini sürdürüyor. Swap anlaşmaları hemen hemen neticelendi. İyi anlaşmalar geliyor, çok çok yakın bir zamanda." değerlendirmesinde bulundu.

REKLAMI KAPAT X