İhracatçıdan dolar mesajı: Dövizi ucuza satıp pahalıya alıyoruz

Okuma Süresi: 2 Dakika
İhracatçıdan dolar mesajı: Dövizi ucuza satıp pahalıya alıyoruz
Doviz.com
12.05.2023 14:44

İhracatçılar, seçimi kimin kazanacağından bağımsız olarak acil destek beklediklerini, azalan rekabet gücünden endişe ettiklerini ve dövizi ucuza satıp pahalıya aldıklarını belirtti.

Uygulanan döviz politikasının etkileriyle rekabet gücündeki zorlukların kritik bir boyuta ulaştığına dikkat çeken ihracatçılar, bu pazar günü yapılacak seçimin kazananı kim olursa olsun, yeni yönetimin ihracatı destekleyecek politikalarına hızla ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

Döviz gelirlerinin yüzde 70’e ulaşabilen oranda TL’ye çevirme zorunluluğu bulunan ihracatçıların TCMB’nin resmi kuru ile döviz büroları ve bankalarda karşılaştıkları kur arasında yüzde 10’a yaklaşan alım-satım farkı nedeniyle maruz kaldıkları kur zararı giderek artıyor.

Bankacıların kamu kontrollü olarak tanımladıkları politikada seçim öncesi dolar/TL’nin kamu tarafından olması gerektiğinden daha aşağıda fiyatlanması uzun süredir kârlılık sorunu yaşayan ihracatçıların başlıca sorunu olarak gösteriliyor.

"Dövizi ucuza satıp pahalıya alıyoruz"

İhracatçılar seçim sonrası acilen “kontrollü” döviz politikalarından vazgeçilmesi ya da ihracatçıya verilen kur desteğinin serbest piyasadaki farka paralel yüzde 2’den yüzde 10 seviyelerine yükseltilmesini talep ediyor.

Alım-satımda oluşan yüksek fark nedeniyle ihracatçının “kendi parasını satarken ucuza, alırken pahalıya almak” zorunda kaldığını belirten sektör temsilcileri, seçim sonrası acilen “gerçekçi” kur politikalarına dönülmemesi halinde ihracatta rekabet edememe kaynaklı kayıpların artmasından endişeli.

İhracatçılar, kur nedeniyle Türk firmaların uluslararası pazarlardaki rekabet gücünün düşmesinin halihazırda ihracat rakamlarına da yansıdığına dikkat çekiyor.

Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan öncü dış ticaret verilerine göre, ihracat nisanda geçen yıla göre yüzde 17,2 düşüşle 19,32 milyar dolar olarak gerçekleşti. İlk dört ayda ise yüzde 3 düşüşle 80,9 milyar dolar oldu.

Öte yandan bankacılar, seçim öncesi son işlem gününde bireysellerin yoğun döviz ve altın talebinin devam ettiğine dikkat çekiyor.

Bireyseller dövizde kurumsallar gibi kısıtlamalara tabi değil. Ancak alım satım arasında fark tarihte eşi görülmemiş şekilde açık tutularak bir caydırıcılık oluşturuyor.

İhracatçılar zaten tam da bu uygulamalar kaynaklı kur zararından ve benzeri uygulamalarla azalan rekabet gücüncen şikayetçi. Kurumsal tarafta da döviz talebi yüksek ancak şirketler ve bankalar Merkez Bankası’nın kısıtlamalarıyla belirli şartlar dışında dövize erişimin “neredeyse imkansız” olduğunu belirtiyor.

Reuters tarafından bu hafta yayımlanan bir analizde seçimlerin sonucu ne olursa olsun 2023’ün ekonomi açısından kayıp bir yıl olma olasılığı yüksek olduğuna dikkat çekildi. Son iki yılda rekor enflasyon seviyelerinin görüldüğü ve TL’nin yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği Türkiye’nin uygulanan ekonomi politikalardan arda kalan hasardan toparlanmasının zaman alması bekleniyor.

REKLAMI KAPAT X