İş dünyası temsilcileri, Merkez Bankası'nın faiz artırım kararını olumlu karşıladığını duyurdu.
Merkez Bankası poltika faizinde 27 ay sonra ilk kez bir artış gerçekleştirse de, faiz artırım miktarı piyasa beklentilerinin altında kaldı.
İş dünyası ise faiz kararından memnun olduğunu bildirdi. İşte iş dünyası temsilcilerinin öne çıkan değerlendirmeleri:
İTO Başkanı Şekib Avdagiç: Şimdi önemli olan kredi süreçlerinin rutinine dönmesi
"Faiz kararı para politikası refleksimizi güçlendirirken, bize göre şimdi önemli olan bankaların kredi süreçlerinin rutinine dönmesi. TCMB’nin politika faizini piyasayı yansıtacak bir seviyeye çıkarma kararını, makul ve normal karşılıyoruz. Bununla birlikte faiz, kur, enflasyon üçlüsü ne kadar önemliyse üretim, istihdam ve ihracat üçlüsü de en az o kadar önemlidir, feragat edemeyiz.
Parasal sıkılaştırma, üretim bantlarını yavaşlatmamalı. Politika faizi seviyesi, üretim ve ticarete yönelik bir dizi tedbirle desteklenmeli. Merkez Bankası’nın stratejik yatırımları destekleme mesajını da değerli buluyoruz. İnanıyoruz ki ortaya konulacak öngörülebilir, kolay anlaşılır ve eşgüdümlü bir politika seti, reel sektörün de önünü açacaktır."
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan: Finansal istikrarın oluşmasında önemli bir adım
"Sanayiciler olarak çok önemsediğimiz finansal istikrar, zorlu küresel ekonomik ortamda biz sanayicilere yatırım ve üretimde öngörüde bulunma imkanını veren en değerli konudur.
Bu nedenle bugün Merkez Bankamız tarafından alınmış olan faiz artırım kararını, Türkiye ekonomisinin önündeki birçok fırsatları tamamlayıcı unsur olarak gördüğümüz finansal istikrarın oluşmasına ve istikrarlı bir şekilde sürdürülmesine dönük atılmış bir adım olarak görüyoruz.
Merkez Bankamızın bugünkü kararını, ülkemizin en acil ekonomik sorunu haline gelen enflasyonla mücadelenin de kararlılıkla sürdürüleceğine yönelik verilen bir mesaj olarak değerlendiriyor ve değerli buluyoruz."
MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı: Politika faizi, fiyat istikrarının tek çözümü değil
"MÜSİAD olarak; ülkemizin orta ve uzun vadeli mali yükümlülükleri göz önünde bulundurulduğunda, TCMB’nin bugün almış olduğu faiz kararının, fiyat istikrarının sağlanmasında oldukça kritik bir rol oynayacağına inanıyoruz. Bununla birlikte politika faizinin, fiyat istikrarının sağlanmasında tek çözüm olmadığı gerçeği de unutulmamalıdır. Enflasyonla mücadelede topyekûn bir politika uygulanması ve para politikasını tamamlayıcı diğer unsurların da hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi, piyasaların iştahını ve motivasyonunu artıracaktır. İlaveten; politika faizinin seviyesi kadar, para politikasının öngörülebilir ve tutarlı olması da oldukça önemlidir. Bu noktada başta Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek olmak üzere tüm yeni ekonomi yönetiminin, piyasalarla kurmuş oldukları doğru ve sağlıklı iletişim yöntemi, iş dünyası adına oldukça sevindirici ve güven verici olmuştur. MÜSİAD olarak; ekonomi politikalarında planlı ve koordineli biçimde hareket edilen bu dönemde, Türkiye’nin uzun vadeli hedeflerine daha kararlı ve sağlam adımlarla yürüdüğüne yürekten inanıyoruz."
ASKON Başkanı Orhan Aydın: Faiz artışı patinaj yaptırır, umarız geçici olur
"Seçimlerden sonra yeni ekonomi kabinesi ile birlikte faiz artış sinyalleri günler öncesinden verilerek, gerek vatandaş nezdinde ve gerekse piyasalar bu artışa hazır hale getirilmişti. Bu yönde beklenti oluşmuş, faizlerin ne kadar artacağına yönelik tahminler yapılır olmuştu. 6.5 baz puan artış ile yuzde 15'e çıkartılmasina yönelik alınan bu karar ile beklentinin gerçekleşmiş olduğunu gördük. Merkez Bankası’nın açıklamış olduğu kararı ASKON olarak enflasyonu baskılama ve yabancı sermayenin ülkemize çekilmesine yönelik hamlelerden biri olarak değerlendiriyoruz. Faiz artışları kısa vadeli geçici çözümlere yönelik hamledir. Faiz artışı geçmişte olduğu gibi ülke ekonomimize katma değer açısından bir artı getirmeyecektir. Nitekim gelişmiş ülkelerde faiz oranlarını çift hanelerde görmemekteyiz. Ülkemizde bu oran zaten yüksek seviyede idi. Emekçiden alan bu sistem üretimde durgunluğa, özellikle özel sektörde yatırımın ve istihdam artışının yavaşlamasına vesile olabilecektir. Ve yine hazineye ve bankalara da yükü olacaktır. Enflasyonun yüksek seyirlerde olduğu bu atmosferde bu politikanın geçici olmasını umuyor, ülke ekonomimize patinaj yaptıracak bu politikaların yerine kalıcı, sürdürülebilir, nitelikli, katma değerli projelere odaklanarak alın terinin öncelenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ha keza bu bağlamda faiz artırmadan da yapılacak reformlar ile güven ekonomisinin tesisi, öngörülebilirlik ve alın terinin finansa erişiminin sağlandığı bir ortamında gerçekleştirilebileceği kanaati içerisindeyiz."
Baykar CEO’su Haluk Bayraktar: Enflasyon kanser ise faiz bunun kemoterapisidir
“Enflasyon sosyal adaleti ve huzuru bozar. Beşiğinde mama bekleyen bebekten, hasta yatağında ilaca ulaşmaya çalışan yaşlı vatandaşımıza kadar hepimizin hayatını olumsuz etkiler. Faiz ise sadece banka ile iş yapan kişileri ve işletmeleri ilgilendirir. Enflasyon kanser ise faiz bunun kemoterapisidir. Tabii ki ideali ikisinin de düşük seviyelerde olmasıdır. Ancak şu aşamada enflasyon aşmamız gereken en önemli sorun olarak karşımızda durmaktadır. En önemli hedef de toplumumuza yıkıcı zararlar veren enflasyonu düşürmek olmalıdır. Enflasyonu düşürmeyi hedefleyerek sosyal adaleti tesis edebilmek esastır.”