HSBC, doların küresel çaptaki görünümüne ilişkin U dönüşü yaparak, rezerv para birimi olan ABD dolarının önümüzdeki yıl daha da güçleneceğini söyledi.
HSBC stratejistleri yayımladıkları raporda, Avrupa ve Çin'deki büyümenin duraksamasının risk duyarlılığı üzerinde baskı yaratması ve ABD ekonomisine bağlı varlıklara olan talebi artırması nedeniyle doların küresel çapta değer kazanması gerektiğini yazdı.
Stratejistler, konuyla ilgili paylaştıkları raporda, "Sıkılaştırma etkisini göstermeye başladıkça, küresel büyüme görünümündeki duraksama, konjonktür karşıtı dolara daha fazla fayda sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan HSBC'nin aktardığına göre, küresel görünüm daha kasvetli hale gelse bile, ABD küresel piyasalarda nispeten daha güçlü kalacak.
Buna göre banka, daha önce 1,15 olarak öngördüğü euro/dolar paritesinin de 2024'ün ilk çeyreğinde dolar başına 1,03'e düşeceğini öngördü.
HSBC, konuyla ilgili açıklamasında, "Avrupa, Çin ve diğer ekonomiler için daha zor bir görünümle, piyasa küresel büyümeye yönelik aşağı yönlü riskleri giderek daha fazla görebilir." ifadelerini kullandı.
Yurt içi gündem
Dolar/TL’de gözler Fitch’in üzerinde
Yurt içi piyasalarda dolar kuru için ise gözler, bugün kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in Türkiye’ye yönelik vereceği kredi notu kararına çevrildi.
Buna göre kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, bugün piyasalar kapandıktan sonra Türkiye’nin kredi notu hakkında değerlendirmede bulunacak. Uzmanlar ise yeni ekonomi ekibinin politikalarını daha rasyonel zemine kurmalarının ardından negatif olan kredi görünümünde bir değişiklik olabileceğini belirtiyor.
Fitch, Türkiye’nin kredi notunu geçen yıl temmuz ayında B seviyesine düşürmüş, kredi notu görünümünü ise eski ekonomi yönetiminin yüksek döviz talebi yaratan para ve maliye politikası nedeniyle “negatif” olarak belirlemişti.
Moody’s ise dün Reuters’a yaptığı değerlendirmede, ortodoks ekonomi politikalarının kredi notu açısından olumlu olduğunu belirtmiş ve son dönemde geleneksel ekonomi politikalarına dönüşün daha güçlü bir kredi açısından olumlu değerlendirildiğinin sinyalini vermişti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise dünkü açıklamalarında iç talebi azaltıcı adımlar atılacağını, yatırımlara ise güçlü destek vereceklerini ifade etti.
Bakan Şimşek’in bu sözleri ise TCMB’nin ilerleyen dönemlerde faiz adımlarını güçlendireceği şeklinde yorumlanırken, piyasaların bir yandan da yurt içinde ihtiyaç kredisi faizlerindeki artışa dikkat kesilmesine sebep oldu.
Buna göre, 1 Eylül itibarıyla 1-3 ay vadeli ortalama mevduat faizi yüzde 37,6, ticari kredi faizi yüzde 37,9'a çıkarken; ihtiyaç kredilerindeki artış ise yüzde 50’yi aşarak yüzde 53 seviyesine ulaştı.
Öte yandan TCMB’nin yüksek maliyet ve enflasyonist baskı yaratan kur korumalı mevduat (KKM) büyüklüğünü azaltmak için iki hafta önce attığı adımların ardından KKM büyüklüğü de piyasalar tarafından yakından takip edildi.
Buna göre, KKM büyüklüğü 1 Eylül itibarıyla, 20 milyar lira ile üst üste ikinci defa haftalık bazda düşüş kaydetti. KKM büyüklüğü 18 Ağustos’ta 3,4 trilyon lira ile zirve yapmış, 25 Ağustos’ta yaklaşık 40 milyar lira gerilemişti. Böylelikle KKM hesapları son iki haftada yaklaşık 60 milyar liralık düşüş kaydetmiş oldu.