
ABD Hazine Bakanlığı, milyonlarca ticari kuruluşu gerçek hak sahiplerini açıklamaya zorlayan Kurumsal Şeffaflık Yasası’nın uygulanmayacağını duyurdu.
2021 yılında Biden yönetimi tarafından yürürlüğe konulan yasa, kara para aklama, vergi kaçakçılığı ve terör finansmanıyla mücadele amacıyla şirketlerin sahiplik bilgilerini ifşa etmesini zorunlu hale getiriyordu. Trump yönetimi ise bu düzenlemenin düşük riskli şirketler için gereksiz bir yük oluşturduğunu savunarak karşı çıkmıştı.
ABD Hazine Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "ABD vatandaşları veya yerel raporlama şirketlerine karşı herhangi bir ceza uygulanmayacağı" belirtildi.
Kurumsal Şeffaflık Yasası neden durduruldu?
Kurumsal Şeffaflık Yasası, şirketlerin ve finansal kuruluşların sahiplik bilgilerini ABD Finansal Suçları Önleme Ağı (FinCEN) ile paylaşmasını öngörüyordu. Biden yönetimi, bu düzenlemenin ABD’nin finansal sistemini daha şeffaf hale getireceğini ve yasa dışı faaliyetleri önleyeceğini savunmuştu.
Trump yönetimi ve bazı iş dünyası temsilcileri ise yasanın özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler için aşırı bürokratik yük oluşturduğunu ve ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebileceğini dile getirdi.
Hazine Bakanlığı yetkilileri de bu düzenlemenin ABD’de iş yapmayı zorlaştırabileceğini ve yabancı yatırımcıları caydırabileceğini belirterek, yasa kapsamında herhangi bir yaptırım uygulanmayacağını duyurdu.
Kara para aklamayla mücadelede "geri adım" eleştirisi
Finansal suçlarla mücadelede büyük önem taşıyan bu yasanın uygulanmaması, ABD’nin uluslararası finans sistemindeki güvenilirliğini zayıflatabileceği yönünde eleştirilere yol açtı.
Uzmanlar ise şirket sahiplik bilgilerinin gizli kalmasının, yasa dışı fon akışlarını ve offshore hesaplar üzerinden yapılan dolandırıcılıkları artırabileceğini belirtiyor.
