Merkez Bankası, Fatih Karahan başkanlığındaki temmuz ayı PPK toplantısının ardından faiz kararını açıkladı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), temmuz ayı PPK toplantısının* ardından politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit bıraktığını duyurdu.
AA Finans’ın beklenti anketine katılan ekonomistlerin tamamı da politika faizinin sabit bırakılacağını öngörmüş, ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentileri yüzde 45 olarak belirlenmişti.
Öte yandan TCMB’nin son Piyasa Katılımcıları Anketi’nde cari ay sonu ve 3 ay sonrası için faiz bekletisi yüzde 50; 12 ay sonrası ve 24 ay sonrası için faiz beklentisi ise sırasıyla 34,57 ve 22,17 olarak hesaplanmıştı.
Bloomberg HT anketine katılan 26 kurumdan 3 tanesi ilk indirim hamlesini eylülde beklerken, 15 tanesi ise yılın son çeyreğini kapsayan ekim, kasım ve aralık döneminde indirim gerçekleşebileceğini öngörmüştü.
Anketlerde yıl sonuna doğru güçlenen faiz indirimi beklentilerine karşı Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan ise enflasyon hedeflerini tutturabileceklerinden emin olmak istediklerini belirterek, faiz indiriminde temkinli yaklaşımın korunması gerektiğini söylemişti.
Karahan, hanehalkı ve firma beklentilerinde daha net iyileşme görmek istediklerinin altını çizerek, “Böylece enflasyon beklentilerinin dezenflasyon sürecine destek vereceğine ilişkin biraz daha rahat olabiliriz” ifadelerini kullanmıştı.
Atılabilecek olası adımlar neler?
Fatih Karahan'ın temkinli tutumunun ortasında, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı tarafından hazırlanan değerlendirme notunda ise repo faizinde bir değişikliğe gerek olmadığı belirtilerek; döviz alımları nedeniyle sistemdeki likidite fazlasının kalıcı olacağı öngörülüyorsa faiz koridorunda** teknik bir değişikliğe ihtiyaç olabileceği aktarılmıştı. Bu kapsamda ilgili notta, faiz koridorunun alt sınırının 2 puan artırılarak yüzde 49’a yükseltilmesi önerilmişti.
Öte yandan, reel sektörün finansmana erişim sorunlarının azaltılmasına yönelik öneriler sunulan TEPAV notunda, Türk lirası cinsinden ticari kredi kısıtlarının kademeli olarak kaldırılması gerektiğine dikkat çekilmişti.
Deutsche Bank'ın cuma günü gönderdiği bir raporda da, Merkez Bankası’nın atabileceği adımlardan birinin, ticari kreditörlere zorunlu karşılıkları için yapılan faiz ödemelerinin miktarının artırılması olduğu aktarılmıştı.
Bu adım ise bankaları para otoritesine daha büyük miktarlarda lira vermeye teşvik edecek ve bankalararası piyasadaki likiditenin bir kısmını boşaltacak bir gelişme olarak görülüyor.
* TCMB, Başkan Fatih Karahan'ın Brezilya’da gerçekleşecek G20 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları Toplantısı'na iştirak etmesi nedeniyle temmuz ayı Para Politikası Kurulu toplantısının tarihini 25 Temmuz’dan 23 Temmuz'a çekmişti. Ağustos ayındaki toplantının tarihi de 22 Ağustos'tan 20 Ağustos'a alındı.
** TCMB, son olarak mart toplantısı sonrasında 6 yılın ardından faiz koridorunu tekrar devreye almış ve borçlanma ve borç verme faiz oranında 300 baz puanlık aşağı ve yukarı yönlü marj uygulanabileceğini bildirmişti. Böylelikle gecelik borçlanmalarda taban oran yüzde 47, tavan oran ise yüzde 53 olarak belirlenmişti.